Examples of using "Проверить" in a sentence and their turkish translations:
- Onu doğrulayabilir misiniz?
- Onu kanıtlayabilir misiniz.
Programı kontrol edeyim.
İki defa kontrol etsen iyi olur.
Deneyerek, ölçerek, emin olarak.
Bunu nasıl test edersiniz?
Kontrol etmeliyim.
Kontrol edebiliriz.
Bunu doğrulamak zorunda kalacağız.
Tom bunu doğrulamak zorunda kalacak.
Gözlerini muayene ettirmelisin.
Gözlerini muayene ettirmelisin.
Buraya bakmaya değebilir.
Bu, denenebilir bir hipotez.
Bunun içine bakmak ister misin?
Tekrar kontrol etsen iyi olur.
Tom başını muayene ettirmeli.
- Postamı kontrol etmem gerekiyor.
- Postamı kontrol etmeliyim.
Onu kontrol etmeliyim.
Kontrol etmeliydim.
O, kontrol etmek için yeterince kolay.
Pastayı kontrol etmem gerekiyor.
Bunu kontrol etmem gerek.
- Cüzdanımı kontrol edeyim.
- Cüzdanımı kontrol etmeme izin ver.
Kontrol etmeliyiz.
Onu kanıtlayabilirim.
Yağı kontrol edeyim mi?
Bu cümle kontrol edilmeli.
Hele bir yoklayayım.
Kağıdımı Tom'a düzelttirdim.
Bunu doğrulamak için bir yolun yok.
Saat sekizde çıkış yapacağım.
Kafanı muayene ettirmelisin.
Bir göz muayenesinden geçsen iyi olur.
Geri dönüp kontrol etmek zorundayım.
Herhangi biri onu doğrulayabilir mi?
Bir şeyi kontrol etmek istiyorum.
Biletini kontrol edeyim.
Tom gözlerini muayene ettirmeli.
Niçin kontrol etmiyoruz?
Bir şeyi kontrol etmem gerekiyor.
Tom onu doğrulamalı.
Onu ben almadım. Ceplerini kontrol edebilirsiniz.
Sadece e postamı kontrol etmek istedim.
Senin sekmende e-postamı kontrol edebilir miyim?
Acaba buna bakmaya değer mi?
Acaba gidip buna bakmaya değer mi? Hadi, bir göz atalım!
Durumu kontrol etmek için bize ulaşın.
Posta kutumu kontrol etmek zorundayım.
Yağ seviyesini kontrol etmeyi düşündünüz mü?
Bence yatağın altını kontrol etmelisin.
Ben sadece bir şeyleri kontrol etmek için gittim.
Onu senin için kontrol edebilirim.
Bunu doğrulamak için hiçbir yöntemimiz yok.
Onu tekrar kontrol eder misin, lütfen?
Postamı kontrol edemiyorum. Sunucu bozuk.
Acaba buna bakmaya değer mi? Yavaşça ve sessiz.
bu olasılıkları test etmemize olanak sağlıyorlar
Tansiyonunuzu kontrol etmek istiyorum.
Ben sadece bir şeyi kontrol etmek zorundaydım.
Tom'un bilgiyi doğrulayacak hiçbir yolu yoktu.
Kocanız için kapsamlı bir kontrol öneririm.
Orijinalini araştırıp doğrulamalıydım.
Ama çoğu insan 4, 12, 26'yı test etmeye korkar
Bu tahminleri gökyüzü gözlemleriyle test edebiliyoruz.
yavaşlatmanın mümkün olup olmadığını görmeye karar verdik.
Lastik basıncını kontrol eder misin?
Tom'un cüzdanını ben çalmadım. Ceplerimi kontrol edebilirsiniz.
Diş hekimleri dişlerinizi incelemek için röntgen çekerler.
Bir şeyler yazmadan önce gerçeklerden emin olmalısın.
Sadece iyi olup olmadığını anlamak için kontrol etmek istedim.
Benim e-postamı kontrol etmek için bilgisayarınızı kullanabilir miyim?
Sami garip bir ses duydu ve araştırmak için dışarı çıktı.
O yüzden olgunlaşmış mı diye her bir inciri önce dudaklarıyla hafifçe sıkıyor.
Sözleşmeyi imzalamadan önce dikkatlice incelesen iyi olur.
- Kendini denemek için Tatoeba'yı kullanabilirsin.
- Kendinizi denemek için Tatoeba'yı kullanabilirsiniz.
Bu veriyi benim için son kez kontrol eder misin?
Ama becerilerinizi yeni bir görevde test etmeye hazırsanız "Sonraki Bölüm"ü seçin.
Ama becerilerinizi yeni bir görevde test etmeye hazırsanız "Sonraki Bölüm"ü seçin.
Ama becerilerinizi yeni bir görevde test etmeye hazırsanız "Sonraki Bölüm"ü seçin.
O, malı almadan önce satıcının onu test etmesine izin vermediğinde bir şeyin yanlış olduğundan şüphelenmeye başladı.
Tom'a yağ seviyesini kontrol etmesini söyledim.
Suyun seviyesini kontrol etmek için eğildiğinde Tom'un cep telefonu cebinden havuza düştü.
Birinin cesaretini test etmek için yakın muharebe gibisi yoktur.
Tom'un bunu kanıtlamasına yardımcı olmak isterim.
Ümit; bir saat önce bitirdiğin çikolatalı çörek kutusunun sihirle tekrar dolup dolmadığını kontrol etmek için çılgın bir adam gibi birdenbire mutfağa doğru koştuğundadır.