Translation of "Usá" in Turkish

0.004 sec.

Examples of using "Usá" in a sentence and their turkish translations:

- Eu pretendo usá-lo.
- Eu pretendo usá-la.

Onu kullanmayı istiyorum.

Usá-las como isco,

onları yemek olarak kullanır

- O vendedor demonstrou como usá-lo.
- O vendedor demonstrou como usá-la.

Satıcı onun nasıl kullanılacağını gösterdi.

- Nós não sabemos como usá-lo.
- Nós não sabemos como usá-la.

Bunu nasıl kullanacağımızı bilmiyoruz.

- Você só pode usá-lo uma vez.
- Você só pode usá-la uma vez.

- Bunu yalnızca bir kez kullanabilirsin.
- Onu yalnızca bir kez kullanabilirsin.
- Onu yalnızca bir sefere mahsus kullanabilirsin.
- Sadece bir kez kullanabilirsin.
- Sadece bir kez kullanabilirsiniz.
- Bunu sadece bir kez kullanabilirsin.
- Bunu sadece bir kez kullanabilirsiniz.

Eu não sei como usá-lo.

Bunu nasıl kullanacağımı bilmiyorum.

Você pode usá-lo qualquer hora.

Onu istediğin zaman kullanabilirsin.

Então ele queria usá-lo ele mesmo

o yüzden kendisi kullanmak istiyordu

Se pessoas saudáveis também ​​devem usá-las.

sağlıklı insanların da maske kullanıp kullanmamaları gerektiği.

Em vez de usá-lo, você pode investigar

kullanmak yerine ya siz de araştırın

Eu nunca tive a oportunidade de usá-lo.

Onu kullanmak için hiç fırsatım olmadı.

Ou posso pegar nas larvas, usá-las como isco,

Ya da larvalardan biraz alıp onları yem olarak kullanır

Sacuda a garrafa de remédio antes de usá-la.

Kullanmadan önce ilaç şişesini çalkala!

- Nunca vamos usá-los.
- Nós nunca vamos usar isso.

Onları asla kullanmayacağız.

Quer tentar apanhar a ovelha e usá-la para nos aquecermos?

Isınmak için koyun yakalamayı denemek istiyorsunuz demek?

E agora posso usá-las para proteger a corda da aresta.

Bunu şu amaçla kullanacağım, halatı, sivri köşelerden korumak için.

Eu tenho um martelo, e não tenho medo de usá-lo!

Bir çekicim var ve onu kullanmaktan korkmam!

Se eu puder usá-lo, levar-me-á na direção da estrada.

Bunu kullanabilirsem beni yola indirecektir.

Tom tirou seu casaco porque estava ficando muito quente para usá-lo.

Tom paltosunu çıkardı çünkü onu giymek için çok sıcaktı.

Ele não usa quando diz para não usá-lo? sim ele usa mas

kullanmaması derken hiç mi kullanmıyor? evet kullanıyor ama

Se a pessoa deseja usar essas armas ou tenta usá-las ou tenta ser

isteyen istediği gibi buna benzer silahlar kullansın veya kullanmaya çalışsın veya yapılmaya çalışılsın

Eu utilizava o Twitter, mas achei um pouco chato, então parei de usá-lo.

Twitter'ı kullanırdım, fakat sonra onu sıkıcı biraz buldum, bu yüzden onu kullanmayı durdurdum.

Eu sou contra usar a morte como punição. Também sou contra usá-la como recompensa.

Ölümü bir ceza olarak kullanmaya karşıyım. Onu bir ödül olarak da kullanmaya karşıyım.

Mas nunca para proteger uma corda. Isto é ótimo, e é por isso que devemos sempre usá-las.

Ama hiç halat korumak için kullanmamıştım. Bu iyi bir şey ve bu yüzden her zaman iç çamaşırı giymelisiniz.

Tom disse à Mary para que devolvesse o martelo à caixa de ferramentas quando ela tivesse terminado de usá-lo.

Tom Mary'ye kullanmayı bitirdiğinde çekici alet çantasına geri bırakmasını söyledi.