Examples of using "Tímida" in a sentence and their turkish translations:
O, çok utangaç bir kızdı.
Ben utangaç bir çocuktum.
Mary utangaç, değil mi?
Mary çok utangaç bir kız.
O çocuk biraz utangaç.
Çok utangaç bir kız.
Tom Mary'nin utangaç olduğunu söyledi.
Evet. O çok utangaç bir kızdı.
Onun huzurunda utangaç hissettim.
Oğlan çekingen ve pek konuşmuyor.
Mary çok utangaç.
Sen çekingensin.
O biraz utangaç.
Ben onun seninle konuşamayacak kadar utangaç olduğunu düşünüyorum.
Ondan hoşlanıyorum ama onunla konuşamayacak kadar utangacım.
Sen utangaçsın.
- Utanma.
- Utangaç olma.
Devam et! Utangaç olma!