Examples of using "Dólares" in a sentence and their turkish translations:
Bu on dolar olacak.
- Sadece iki dolarımız var.
- Bizde sadece iki dolar var.
- 30 dolar tuttu.
- Toplam 30 dolar.
- Sana 30 dolar borçluyum.
- Size 30 dolar borçluyum.
- Sana beş dolar vereceğim.
- Sana beş dolar veririm.
Bu kitap dört dolar.
Bu CD'nin fiyatı on dolardır.
Ona on dolar borçluyum.
O kürek otuz dolara mal oldu.
- CD'yi alman 10 dolar tutuyor.
- Bu CD 10 dolar.
Bu gömlek on dolardır.
Bu CD on dolar.
58 dolar para çekilivermiş
İşte 5 dolar.
O, yüz dolar biriktirdi.
Ona 1000 dolar borçluyum.
Ona on dolar borçluyum.
Yedi dolar, lütfen.
Üç yüz dolar istedim.
Onun elli doları vardı.
Bu üç yüz dolar değer.
Bu şapka on dolara mal oldu.
30 dolara bir kamera satın aldım.
O en fazla elli dolar ödeyecek.
O, günde 30 dolar kazanıyor.
1 milyar doların üzerine çıkmış üstelik.
Yüz dolar sadece bozuk para.
Onun en fazla yüz doları var.
Sana beş dolar borçluyum.
Bu tişört on dolar.
Yedi gün için kırk dolar.
Bu kitabın maliyeti beş dolar.
Tom üç yüz dolar biriktirdi.
Bana üç dolar borçlusun.
Onu on dolara aldım.
Havuç üç dolar.
Nick bana on dolar borçludur.
Ben sadece üç dolar harcadım.
Tom üç bin dolar kazandı.
Tom bana otuz dolar verdi.
Tom bana 300 dolar verdi.
Ben 200 dolar vergi ödedim.
Üç yüz dolar yeterli mi?
Otuz dolar yeterli mi?
Beş dolarım yok.
Tom'a otuz dolar verdim.
Kitap dört dolar.
Tam olarak üç bin dolara mal oldu.
Tom'un bana otuz dolar borcu var.
Bu otuz milyon dolara mal oldu.
300 dolar yeterli olur mu?
O bana üç dolara mal oldu.
O otuz bin dolar kazandı.
O, yeni dolarla değişti.
Onun sadece 100 doları vardı.
Ben kitap için üç dolar ödedim.
Tom bana otuz dolar ödünç verdi.
Tom'un sadece otuz doları vardı.
Ona beş dolar ödedim.
Beş dolar bir pound değerindedir.
- Bu gitara 300 dolar verdim.
- Bu gitara 300 dolar para verdim.
- Bu gitara 300 dolar ödedim.
1000 dolar zarar tahmin ettik.
Bir kitap için on dolar harcadım.
Bu kitap için beş dolar ödedim.
Bugün kırk dolarlık benzin aldım.
- Ben en fazla üç dolar harcadım.
- Üç dolardan daha fazla harcamadım.
Tom, bana on dolar ödünç verebilir misin?
Ona faizsiz 500 dolar borç verdim.
O, en fazla 50 dolar ödeyecek.
Onlar çantada 12 milyon dolar buldular.
Onu on dolara sattım.
En az beş dolara mal olur.
Ek olarak beş dolar ödedim.
O, onu beş dolara aldı.
En fazla yüz doları var.
Bileti almak ona on dolara mal oldu.
Bana saat başı on dolar ödenir.
Onun borcu 100 dolara geldi.
Bana hala yirmi dolar borçlusun.
Tom bir milyon dolar istedi.
Kitabı on dolara aldım.
Üç milyon dolarım var.
Ona dört dolar ödedim.
Onlar yiyecek için beş dolar ödedi.
Bu dolarları değiştirir misin?
"Ne kadar?" "10 dolar olması lazım."
Tom üç yüz dolar kazandığını söyledi.
Tom Mary'den üç yüz dolar çaldı.
Tom saatte otuz dolar kazanmaktadır.
Bu şapka bana on dolara mal oldu.
Bu kep için on dolar ödedim.
Bu antika saat bin dolar değer.