Examples of using "Comparar" in a sentence and their turkish translations:
Onun eserlerini onlarınkiyle karşılaştırmaya çalışalım.
bir banka soymak
Marsilya'yı ve Lyon'u kesinlikle karşılaştıramazsın.
Biz ülkemizi Çin'le karşılaştırabiliriz.
Bir adamı bir kadınla karşılaştırmamalısın.
Eğer onu ağabeyi ile karşılaştırırsanız, farkı göreceksiniz.
Zekâ seviyesi, bir kedi ya da bir köpekle, hatta nemli burunlu primatlardan biriyle karşılaştırılabilir.