Translation of "Definitivamente" in Turkish

0.005 sec.

Examples of using "Definitivamente" in a sentence and their turkish translations:

É definitivamente possível.

Bu kesinlikle mümkün.

Ouvimos algo definitivamente.

Kesinlikle bir şey duyduk.

Eu definitivamente estou apaixonado.

Ben kesinlikle aşık oluyorum.

Foi definitivamente uma farsa.

Bu kesinlikle bir aldatmacaydı.

Você estava definitivamente drogado.

Sen kesinlikle uyuşturulmuşsun.

Definitivamente, vamos fazer aquilo.

Kesinlikle bunu yapalım.

- Nós definitivamente não precisamos fazer isso.
- Definitivamente não precisamos fazer isso.

Bunu kesinlikle yapmamız gerekmiyor.

- Eu definitivamente não farei isso novamente.
- Eu definitivamente não vou fazer isso novamente.
- Definitivamente não vou fazer isso novamente.
- Eu definitivamente não vou fazer isso de novo.
- Definitivamente não vou fazer isso de novo.

Kesinlikle onu tekrar yapmayacağım.

- Definitivamente precisamos da ajuda do Tom.
- Definitivamente precisamos da ajuda de Tom.

Kesinlikle Tom'un yardımına ihtiyacımız var.

Ele, definitivamente, não vê televisão.

- O, hiç tv seyretmez.
- O, hiç televizyon izlemez.

O Tom definitivamente faz isso.

Tom kesinlikle onu yapar.

Eu estou definitivamente ficando louco.

Kesinlikle çıldırıyorum.

Estou definitivamente me sentindo melhor.

Kesinlikle daha iyi hissediyorum.

Definitivamente eu não estou bem.

Ben hiç iyi değilim.

O Tomás estava definitivamente disponível.

Tom kesinlikle mevcuttu.

Definitivamente o Tom está assustado.

Tom kesinlikle korkuyor.

- Você gosta mesmo de comida chinesa.
- Você, definitivamente, gosta de comida chinesa.
- Vocês, definitivamente, gostam de comida chinesa.
- Você, definitivamente, curte comida chinesa.

Sen kesinlikle Çin yemeklerini seviyorsun.

Eles definitivamente vão conseguir um corpo

ula illa ki bir beden alacakalar

Tom definitivamente não queria ser incomodado.

Tom kesinlikle rahatsız edilmek istemedi.

Tom definitivamente não é um cavalheiro.

Tom kesinlikle bir beyefendi değil.

Eu definitivamente não iria lá sozinho.

Oraya kesinlikle tek başıma gitmedim.

Nós definitivamente não somos um casal.

Biz kesinlikle bir çift değiliz.

Nós definitivamente precisamos de mais ajuda.

Kesinlikle daha fazla yardıma ihtiyacımız var.

Definitivamente, precisamos da ajuda de Tom.

Kesinlikle Tom'un yardımına ihtiyacımız var.

Está definitivamente a começar a chover.

Kesinlikle yağmur yağmaya başlıyor.

O Tom definitivamente merece o prêmio.

Tom kesinlikle ödülü hak ediyor.

Eu definitivamente não quero fazer isso.

Kesinlikle bunu yapmak istemiyorum.

Eu definitivamente não queria fazer aquilo.

Bunu kesinlikle yapmak istememiştim.

Eu definitivamente quero tentar fazer isso.

- Bunu kesinlikle denemek isterim.
- Bunu yapmayı mutlaka denemek istiyorum.

Se estamos de pé, devemos definitivamente cair

ayaktaysak mutlaka ama mutlaka yere çökmeliyiz

O Tom definitivamente vai tentar fazer isso.

Tom kesinlikle onu yapmaya çalışacaktır.

É definitivamente tarde demais para fazer isso.

Bunu yapmak için kesinlikle çok geç.

Mas veio à minha mente, vou definitivamente tentar

ama aklıma geldi bak mutlaka deneyeceğim

Você definitivamente não pode comparar Marselha e Lyon.

Marsilya'yı ve Lyon'u kesinlikle karşılaştıramazsın.

Os muçulmanos definitivamente não serão levados para a América

Müslümanların kesinlikle Amerika'ya alınmayacağını

- Ele definitivamente não vem.
- Ele com certeza não vem.

O kesinlikle gelmez.

O Tom diz que ele definitivamente não fará isso.

Tom kesinlikle bunu yapmayacağını söylüyor.

Mas você definitivamente se lembra dessa cena da sua infância

ama mutlaka çocukluğunuzdan şu sahneyi hatırlarsınız

Ficar animado definitivamente não é o mesmo que ficar irritado.

Heyecanlanmak, kızmakla hiç de aynı değildir.

Segunda-feira não é, definitivamente, meu dia da semana favorito.

Pazartesi kesinlikle haftanın en sevdiğim günü değil.

Isto definitivamente não é o que eu tinha em mente.

Aklımda olan kesinlikle bu değil.

Mas digamos que você definitivamente, 100%, não tem o vírus.

Ama diyelim ki kesinlikle, %100 virüse sahip değilsiniz.

Tom diz que Mary definitivamente não vai aceitar o trabalho.

Tom Mary'nin kesinlikle işi kabul etmeyeceğini söylüyor.

Em cerca de dez dias a primeira fermentação estará definitivamente finalizada.

Yaklaşık on günde ilk fermantasyon kesinlikle bitmiş olacak.

Quando você vai a Uşak, definitivamente deveria visitar o museu de arqueologia.

Uşak'a gittiğinizde mutlaka arkeoloji müzesini gezmeniz

Como esse homem pode se tornar presidente? Definitivamente não é um incidente!

böyle bir adam nasıl başkan olabilir? akıl alır bir olay değil kesinlikle!

Se você me enganar de novo, eu definitivamente não vou perdoá-lo.

Beni bir daha aldatırsan seni kesinlikle affetmeyeceğim.

Ele disse que o cidadão mexicano definitivamente não seria admitido na América e não poderia entrar

Meksika vatandaşının kesinlikle Amerika'ya alınmayacağını ve giremeyeceğini söyledi

- Você deve definitivamente tentar beber menos cerveja.
- Tu deves realmente fazer tudo para não beber tanta cerveja.

Daha az bira içmeyi kesinlikle denemelisin.