Examples of using "Cebolas" in a sentence and their turkish translations:
Ben iki kilo soğan istiyorum.
Soğanları dilimledim.
Tom soğan yemekten hoşlanmaz.
Soğanlar patateslerden daha çabuk pişer.
Soğan çiğ ya da pişmiş yenilebilir.
Bana izin ver sana soğanları nasıl ağlamadan keseceğini göstereyim.
Hepsi çorbamın bir parçasıydı ama soğanlar hala yakıyordu.
Salatalıklar, ıspanak, brokoli ve soğanlar nişastalı olmayan sebzeler olarak kabul edilirler.
Soğandan başka her şeyi yiyebilirim.