Translation of "Amigável" in Turkish

0.005 sec.

Examples of using "Amigável" in a sentence and their turkish translations:

- Seja amigável.
- Sejam amigáveis.
- Sê amigável.
- Sede amigáveis.

Yakınlık gösterin.

Ele parece ser amigável.

O cana yakın görünüyor.

Tom parece ser amigável.

Tom arkadaş canlısı görünüyor.

Ele é extremamente amigável.

Son derece arkadaş canlısıdır.

Tom é muito amigável.

Tom çok arkadaş canlısıdır.

Ele é uma pessoa amigável.

O dost bir kişidir.

Ele é sempre amigável comigo.

O, her zaman bana karşı cana yakındır.

Tom é uma pessoa amigável.

Tom samimi bir kişi.

Tom parece um homem amigável.

Tom samimi bir insan gibi görünüyor.

Ele era bastante amigável com humanos,

İnsanlara karşı kibar ve sıcakkanlıydı,

O cavalo é um animal amigável.

At dost bir hayvandır.

- Tom é gentil.
- Tom é amigável.

Tom cana yakındır.

Tom nunca foi muito amigável comigo.

Tom bana karşı hiç de çok arkadaş canlısı değildi.

Tom é muito amigável, não é?

Tom çok samimi, değil mi?

Eu só estava tentando ser amigável.

Sadece arkadaş canlısı olmaya çalışıyordum.

Tom é amigável com todo mundo.

Tom herkese karşı sıcak.

Ele só estava tentando ser amigável.

O sadece samimi olmaya çalışıyordu.

Ele é muito amigável com ela.

O, ona karşı çok samimi.

Ken parece ser uma pessoa amigável.

Ken arkadaş canlısı bir kişi gibi görünüyor.

Eu lhe escrevi uma resposta amigável.

Ona dostça bir cevap yazdım.

Tom não está sendo muito amigável, está?

Tom çok yakınlık göstermiyor, değil mi?

Tivemos uma conversa amigável com o cavalheiro.

Beyefendi ile dostça bir konuşma yaptık.

Eu acho que o Tom é amigável.

Tom'un samimi olduğunu düşünüyorum.

Tom sabia que Mary não era amigável.

Tom Mary'nin samimi olmadığını biliyordu.

O vendedor de brinquedos foi muito amigável.

Oyuncak satıcısı çok samimiydi.

O cachorro do Tom parecia ser amigável.

Tom'un köpeği dostça görünüyordu.

Ele é amigável com todos os seus colegas.

O, bütün sınıf arkadaşlarına karşı samimidir.

Tom não é tão amigável quanto costumava ser.

Tom eskisi kadar samimi değil.

Ele é amigável conosco e quer nos ajudar.

Bize karşı samimi ve yardımımızı istiyor.

A maioria das pessoas aqui é bem amigável.

Buradaki çoğu insan oldukça arkadaş canlısı.

- O povo é tão amigável.
- O povo é tão amistoso.

İnsanlar çok arkadaş canlısıdırlar.

Completamente diferente de Tom era seu namorado John, que era amigável e filantrópico.

Tom erkek arkadaşı John'dan tamamen farklıydı, o dostane ve hayırseverdi.