Examples of using "Zobaczyć" in a sentence and their turkish translations:
Kralı görmek istiyoruz.
Görmek için çok güzel bir şey.
Seni görmek için can atıyorum.
Resmi görebiliyor musun?
Onları görmek istiyorum!
Onu görmek istiyorum.
Bir hile görmek istiyor musun?
Mesajı görebilir miyim?
Bunu görmelisiniz.
Seni görmek istiyorum.
Bir volkan görmek istiyorum.
Onu görmek istiyoruz.
Göremedim.
- Senin nasıl olduğunu görmeye geldim.
- Sizin nasıl olduğunuzu görmeye geldim.
Pasaportunuzu görebilir miyim?
Neden Tom'u görmek istiyorsun?
Neden onları görmeye gitmiyorsun?
ocaklarına bakıyoruz.
- Seni tekrar görmek güzel.
- Sizi tekrar görmek güzel.
Ona bir bakayım.
Sen onun evini görmek zorundasın.
Biletinize bakabilir miyim?
Yarın seni görmek istiyorum.
Tom Mary'yi görmek istiyordu.
- Sizi gerçekten görmek istiyorum.
- Seni gerçekten görmek istiyorum.
Dövüşü izlemek istiyorum.
Beni tekrar görmek ister misin?
İçine bir göz atmak istiyorum.
O sözleşmeyi görmek isterim.
Nasıl tepki göstereceğimizi görmek istiyorlar.
- Bebeğimi görmek ister misin?
- Bebeğimi görmek ister misiniz?
Yılanımı görmek istiyor musun?
Biz bir şarap listesi görmek istiyoruz.
Bir film izlemeye gitmek istiyorum.
Beni görebiliyor musun?
Şarap listesini görebilir miyim?
Dünyayı görmek istemez misin?
Tom beni görmeye geldi.
Hey, bunu görmek zorundasın.
Özgürlük Anıtı'nı görmek istiyorum.
Onu şimdi görmek ister misin?
Evin içini görebilir miyim?
Ben bunu görebilir miyim?
Paskalya geçidini izlemeye gidelim.
Ben onu görebilir miyim?
Ben onu görmeyi çok istiyorum.
Seni tekrar görmek istiyorum.
Çok nadir görülürler.
Evlerini burada görebiliriz.
ve nasıl tepki verdiklerini izliyor.
Bay Miller adında biri sizi görmek istiyor.
Lütfen bana biniş kartınızı gösterir misiniz?
Kimi görmek istediğini bilmiyorum.
Ben senin gerçek yüzünü görmek istiyorum.
Herkesi karşılamaya gel.
Tom'un ne bulduğunu görmek istiyorum.
Yeni trombonumu görmek ister misin?
Komşularımızı görmeye gittik.
Onu yeniden görmek istiyor musun?
Neden Tom'u göremiyorum?
Bakman gereken bir şeyim var.
Ebeveynlerimi görmeye gittim.
Ben bu gece seni görebilir miyim?
Onu tekrar görmek istiyorum.
Sen göremiyorsun.
Tom Mary'nin hayal kırıklığı görebiliyordu.
Tom'u tekrar görmek hoş olurdu.
Karımı görmek için hastaneye gittim.
Resmi görmeliydiniz.
Sen gitmeden önce seni görmek istiyorum.
Bir uzman görmem gerekiyor mu?
Tom'un yaptığını görmeliydin.
Fransızca bir film görmek istiyorsun, öyle mi?
Her zaman evinizi görmek istedim.
Yüzünü görebilmem için yakına gel.
Onu bir daha yakalayamayız, bunu tedavi ettirmem gerek.
Gördüğünüz gibi orada bir meydan var.
Gökyüzünde bir sürü yıldız görebilirsin.
Eğer mümkünse seni görmek istiyorum.
O dün seni görmeye geldi.
Sürücü belgenizi görebilir miyim?
Bir Fransız filmi seyretmek istiyorsun, değil mi?
Sadece ne olacağını görmek istiyorum.
Tom'u görmek isteyebileceğini düşündüm.
"Onu görmek zorundayım." "Neden?"
Tom'u bugün görebilir miyim?
Tom ve Mary'yi görmek istemiyor musunuz?
Tom'u tekrar görmeyebiliriz.
- Onu kendim için görmeliyim.
- Omu kendim için görmem gerekiyor.
- Tom'u hemen görmem gerekiyor.
- Tom'u hemen görmeliyim.
Tom'u tekrar göreceğim.
Bunun nasıl bittiğini görmek istiyorum.
Atomlar çıplak gözle görülemez.
Sanıyorum onu görmen gerekli.
Ne yazık ki kaleyi görme şansım yoktu.
Bunu senin gözlerinde görebiliyorum.