Examples of using "Pogadać" in a sentence and their turkish translations:
Konuşmak istiyor musun?
Kısa süre içinde konuşmalıyız.
Bir fincan kahve almaya gidelim ve konuşalım.
Önce Tom'la konuşmalıydım.
Tom'la konuşmaya gideceğim.
Seninle konuşmak için geri döndüm.
Seninle Tom hakkında konuşmalıyım.
Oturacak ve konuşacak zamanım yok.
Yeni plan hakkında onunla konuşmalıyım.
Tom bu öğleden sonra benimle konuşmaya geldi.
İşten konuşmadan önce biraz gevezelik edelim mi?
Yarın onunla konuşmayı unutma.
Peki, ne hakkında konuşmak istiyordun?