Examples of using "Czasu" in a sentence and their turkish translations:
Beni zaman zaman hatırla.
Ara sıra TV izlerim.
Çok zamanın vardı.
Robert ara sıra beni ziyaret eder.
Amcam ara sıra beni görmeye gelir.
Hiç zamanımız yok.
Bu bir zaman kaybıdır.
Kalan süre nedir?
Zamanı israf etmeyin.
Biraz boş zamanım var.
Bir sürü zaman boşa gitti.
- Zamanım yok.
- Benim zamanım yok.
Bu zaman alır.
Az zaman kaldı.
- Çok zamanım var.
- Benim bol zamanım var.
Biz çok fazla zaman israf ediyoruz.
Biraz zamana ihtiyacım var.
Tom'un zamana ihtiyacı var.
Zamanları yok.
bu uzun bir zaman,
Çok zamanımız var.
Tom ara sıra bir bardak şarabı sever.
Ara sıra biraz gülümsersen canını yakmaz.
Okumak için az zamanım var.
Ara sıra onu boşamayı düşünüyorum.
Hindistan'da biraz zaman geçirdim.
Tom'a biraz zaman vermelisin.
- Hala yeterince zamanımız var.
- Hala bol zamanımız var.
Ayıracak bol zamanımız var.
- Zamanımı boşa harcama.
- Zamanımı israf etme.
Tom'un zamanını boşa harcama.
Ne kadar süredir sahipsiniz?
Zamanımızı boşa harcamayalım.
Bu çok zaman kaybı.
O kadar uzun bekleyebilir misin?
Ben biraz daha zaman istiyorum.
Daha fazla zaman gerekli olacak.
Para yerine zaman istiyorum.
O tamamen zaman kaybı.
Tom'a biraz zaman ver.
Bu ne kadar zaman alır?
Konuşmak için zaman yok.
Daha kısa çalışma saatleri istiyorlar.
Hâlâ çok zamanımız var.
Bekleyecek zamanımız yok.
Bizim çok az zamanımız var.
Onlara biraz zaman verelim.
McClellan zamanı boşa harcamadı.
Çok zamanın var mı?
İşte daha az ve evde daha çok zaman geçirmek istiyorum.
Tom'a yardım edecek zamanım yok.
O, sık sık onu ziyaret eder, ancak asla uzun kalmaz.
[Aşı için zaman çizelgesi nedir?]
tıbbi yardım alana dek
Cesareti ile zaman kazandı.
Ama çok vaktin olacak.
Onun için yeterli zamanım var.
Bana biraz daha zaman ver.
Kaybedecek zaman yok.
Boşa harcayacak zamanım yok.
Dinlenmek için vaktim yok.
Yemek pişirmek çok zaman alır.
Ne yazık ki bugün vaktim yok.
- Okuyacak zamanım yok.
- Okuyacak vaktim yok.
Çok vaktim yok.
Bu kadar zamanı boşa harcamak istemedim.
Tom'la ne kadar zaman harcıyorsun?
Bu bizim zaman kaybımızdır.
Onun hakkında düşünmek için biraz zamana ihtiyacım var.
Oraya varmak ne kadar sürer?
Müzik dinlemeye çok zaman harcadım.
Çok fazla zamanım yok.
O kadar çok vaktim kalmadı.
Evde çok zaman harcamam.
Zamanımın çoğunu evde geçiririm.
Tom'la çok zaman geçirdim.
Onun için zaman yok.
Açıklamak için zaman yok.
Fazla zamanım kalmadı.
Onunla ilgili düşünmek için zamana ihtiyacım var.
Zamanı boşa harcamanı uygun bulmuyorum.
Yalnızca biraz zamana ihtiyacımız var.
Tom'un çok zamanı yoktu.
Boşa geçirilecek zamanımız yok.
- Ara vermek için vaktim yok.
- Mola verecek zamanım yok.
- Ara verecek zamanım yok.
- Mola verecek vaktim yok.
- Ara verecek vaktim yok.
Uyumak için vaktim yok.
Onlara biraz zaman vermeliyiz.
Biraz daha zamana ihtiyacım olacak.
Hâlâ biraz zamanımız var.
Boşa geçirecek çok az zamanımız var.
Açıklama için zamanım yok.