Examples of using "Dziwne" in a sentence and their turkish translations:
Garip.
Tuhaf bir duygum vardı.
Bu çok garip.
Bu çok ilginç bir şey Kusturica.
O tuhaf bir soru.
Onlar tuhaflar.
Her şey çok garip.
Pelikanlar garip kuşlardır.
O garip bir duyguydu.
O gerçekten garip.
Bu biraz garip.
Onun tuhaf fikirleri var.
Hayvanat bahçesinde bazı garip hayvanlar var.
Onun gelmemesinin tuhaf olduğunu düşünüyordum.
Bu çok garip olur.
Lütfen benim garip rüyalarımı yorumla.
Onun henüz gelmemiş olması tuhaf.
Benim davranışım çok tuhaftı.
Orada olan garip şeyler vardı.
Bilgisayarım garip şeyler yapıyor.
Tuhaf bir çatırtı duydum ama hepsi bu.
bazı garip şeyleri keşfetmeye başladım.
Bu hayvanlar son derece egzotik ve garip.
Bunun biraz garip olduğunu düşünmüyor musun?
- O bana biraz garip geliyor.
- Bu bana göre biraz garip.
Onun teklifini geri çevirdiklerine şaşmamalı.
Onun hiçbir şey söylememesini garip buluyorum.
O, yılanlar gibi, garip hayvanları seviyor.
Onun görüşlerini tuhaf ama ilginç buluyorum.
Sence de bu biraz tuhaf değil mi?
Bu bir uzaylı değil, sadece garip bir hayvan,
Yalnız yaşamam gerektiğinin tuhaf olduğuna inanmıyor musun?
Onun düğünü hakkında bir şey bilmemen tuhaf.
Onun gece eve çok geç gelmesi tuhaf.
Onun bu konuda hiçbir şey bilmemesi garip.
Bazen onun garip bir davranışı vardır.
Günün bu saatinde caddede kimsenin olmamasının tuhaf olduğunu düşünüyorum.
Ama gariptir ki onlara yaklaştıkça birçok açıdan çok benzediğimizi fark ediyorsun.