Translation of "Permanente" in Turkish

0.004 sec.

Examples of using "Permanente" in a sentence and their turkish translations:

La morte è permanente.

Ölüm kalıcıdır.

- Sei ancora giovane, ma non permanente.
- Tu sei ancora giovane, ma non permanente.

Hala gençsin ama kalıcı olarak değil.

Tom è un soldato permanente.

Tom düzenli.

Tutti vogliono la pace permanente.

Herkes kalıcı barış istiyor.

Non è una soluzione permanente.

Bu kalıcı bir çözüm değil.

Tom non ha un indirizzo permanente.

- Tom'un hiçbir daimi adresi yok.
- Tom'un kalıcı bir adresi yoktur.

Qui il temporaneo sta diventando il nuovo permanente.

Burada, geçicilik yeni kalıcılık oluyor.

Ricevette il primo cuore artificiale permanente nello Utah nel 1982,

1982'de Utah'da ilk kalıcı yapay kalp transplantını aldığında

- È cresciuto un dente permanente proprio di fianco a un dente da latte.
- È cresciuto un dente permanente proprio accanto a un dente da latte.

Bir bebek dişine bitişik bir yetişkin dişi geldi.

Tutte quelle chemio avevano avuto un impatto permanente sul mio corpo.

Tüm o kemoterapi vücudumu kalıcı olarak kötü etkilemişti.

Gli sta crescendo un dente permanente dietro il dente da latte.

Onun kalıcı dişi bebek dişinin arkasından geliyor.

Organizzazioni di tutto il mondo hanno sollecitato la Cina a rendere permanente il divieto.

Tüm dünyadaki kurumlar Çin'i bu yasağı kalıcı hale getirmeye zorluyor.