Examples of using "Pace" in a sentence and their turkish translations:
- Huzur içinde yat.
- Huzur içinde yatsın.
- Selametle.
- Hadi selametle.
Onu rahat bırakın.
Barış hakkında konuştu.
Tom'u yalnız bırak.
- Biz barış içinde yaşarız.
- Huzur içinde yaşıyoruz.
Onlar barış istiyor.
Barışın önemini vurguladı.
Barış içinde çalışayım.
Hadi, barışalım.
- Beni yalnız bırakın.
- Beni rahatsız etmeyin.
- Canımı sıkmayın.
Seni yalnız bırakmaya söz veriyorum.
Sana barış ve mutluluk diliyorum.
Biz barış için dua ediyoruz.
Ben barışı seviyorum. Barış harika mı?
O, barış getirmek için çalıştı.
Sevgi ve Barış.
Onu yalnız bırakalım.
Onlar barış içinde yaşadı.
Barış ve aşk.
Onu yalnız bırak.
Onları yalnız bırakmak için söz veriyorum.
Biz barış yararına çalışıyoruz.
Dünyada barış istiyoruz.
Ben barıştım.
Beni yalnız bırakmalıydın.
Hadi barışalım.
Barış savaştan daha iyidir.
Ben onları yalnız bırakmak için söz verdim.
Onlar barışsever insanlardır.
- Güvercin barış anlamına gelir.
- Güvercin barışı simgeler.
Başkan barış ister.
Bütün ulus barış istiyor.
Sürdürülebilir bir barış gerçekten var mı?
İran halkı barışseverdir.
Bu antlaşma barışı garantiye alır.
Siyasette barış var mı?
Herkes kalıcı barış istiyor.
Onlar, her şeyden önce, barış içinde yaşamak istiyor.
Onu yalnız bırakmaya söz veriyorum.
Onu yalnız bırakmak için söz veriyorum.
Sonunda huzur içinde ölebilirim.
Ulus barış halindeydi.
Onlar barış yapmak için geldi.
Ruhun huzur içinde yatsın.
O, Savaş ve barış'ı 15 kez okudu.
O, Savaş ve barış'ı 15 kere okudu
ki bu iç huzurunuzun doğasında vardır.
Savaşta terör… barış içinde süsleme…
Barış çok önemlidir.
Ailemi yalnız bırak.
Barış'ın bedeli nedir?
Barış savaştan daha iyidir.
"Savaş ve Barışı" ben de okumadım.
Ailemi rahat bırak!
Biz sadece yalnız bırakılmak istiyoruz.
Tom'u yalnız bırakmaya söz veriyorum.
Ben onu yalnız bırakmaya söz verdim.
Onu yalnız bırakmaya söz veriyorum.
Esperanto barışçıl bir dildir.
Barış seninle olsun.
Savaş barışa yol veriyordu.
Adalet olmadan barış olmayacak.
- Barış istiyorsan savaşa hazır ol.
- Barış istiyorsanız savaşa hazır olun.
Ailemi yalnız bırakmanı istiyorum.
Üç yıllık savaşın ardından barış geri döndü.
tadını çıkarabilirsiniz.
ve barış için birlikte çalışarak
Bir zeytin dalı barışı simgeler.
- Güvercin, barışın sembolüdür.
- Güvercin bir barış sembolüdür.
Barışı pahası ne olursa olsun koruyacağız.
Barış bizim için zamanında gelecektir.
Güvercin bir barış sembolüdür.
Beni yalnız bırakmanı söylemiştim.
Bence Tom'u yalnız bırakmalıyız.
Barış görüşmeleri bu hafta başlayacak.
Barış istiyorsan, savaş için hazırlan.
Tom'u yalnız bırakacağıma söz verdim.
Güvercin barışı temsil eder.
Barış mı yoksa savaş mı getirirsin?
Sadece barış dünyayı kurtarabilir.
Beni yalnız bırakın.
1979'da Rahibe Teresa Nobel Barış Ödülü'nü kazandı.
Güvercin ünlü bir barış sembolüdür.
Bizim ülkemiz barıştan başka bir şey istemiyor.
Yaşlı general "barış feshedilebilir" dedi.
"Savaş ve Barış"ın özetini okudu.
bir huzur ve mutluluk kaynağı yaratıp
içinizdeki bu huzuru gün içerisinde
Ve bilgi ve barış için yeni umutlar var.
ama tabii son model bir fırın ve derin donduruculu,
Nihai amacımız dünya barışını kurmaktır.
Japonya komşularıyla barış içindedir.
Tom yalnız bırakılmak istediğini söyledi.
Onun gitmesini ve kendisini huzur içinde bırakmasını istiyor.