Examples of using "Creatore" in a sentence and their turkish translations:
Zamenhof, Esperantonun yaratıcısıdır.
- Esperanto yapma dilinin yaratıcısı Zamenhof, bir göz doktoruydu.
- Esperanto'nun yaratıcısı Zamenhof, bir göz doktoruydu.
- Zamenhof, Esperantonun yaratıcısı, bir göz doktoruydu.
John Dalton, atom teorisinin yaratıcısıydı.
- Esperanto yapma dilinin yaratıcısı Zamenhof, bir göz doktoruydu.
- Esperanto'nun yaratıcısı Zamenhof, bir göz doktoruydu.
Yaradanı yarattığından tanıyabilirsin fikrindeyim. Ve dünya bana öyle kederlerle yoğrulmuş görünüyor ki birinin bunu kasten yarattığını düşünmektense kimse tarafından yaratılmadığına inanmayı yeğlerim.