Examples of using "Engedhetjük" in a sentence and their turkish translations:
Onun içeri girmesine izin veremeyiz.
Tom'un içeri girmesine izin veremeyiz.
Onu göze alamayız.
Tom'un o elması almasına izin veremeyiz.
Hiç hata yapma lüksümüz yok.
Fakat bu duyarsızlığın bedelini ödeyemeyiz
Sizinle aynı yaşam standardını karşılayamıyoruz.