Examples of using "Csorda" in a sentence and their turkish translations:
Karmaşada dağılıyorlar.
Fakat sürü, tehlike kokusu alıyor.
Köpekler sığırları gütmeye yardım eder.
Kendini dikkatlice antilop sürüsünün uzak ucuna konumlandırıyor.
Bu sürü hiçbir yere gidemez...
Yalnız bir erkek bile sürünün çağrısını takip eder.
Yavrular, antilopları korkutup kaçırıyor. Doğruca dişiye geliyorlar.
En büyük dişinin önderliğindeki sürü ufaklıkları yürümeye zorluyor.