Examples of using "Magányos" in a sentence and their turkish translations:
Yapayalnızdım.
Tom yalnızdır.
- Yalnız mısın?
- Yalnız mısınız?
Ben yalnızlığı seven bir kişiyim.
Kız yalnız.
O yalnız olduğunu söylüyor.
Sensiz yalnızım.
Ben yalnız değildim.
Sen gittikten sonra yalnız olacağım.
Sen gittikten sonra yalnız olacağım.
Ben bir tür yalnızlığı seven kişiyim.
Bütün hayatım boyunca yalnızdım.
Ben hâlâ bazen yalnızlaşıyorum.
Artık yalnız değil.
O, boşanmadan sonra yalnızdı.
Biz yalnız bir ağacın altında buluştuk.
Çitalar, gündüz gözüyle avlanan... ...yalnız avcılar olarak bilinir.
Tom yalnız ve birlikte oynayacak kimsesi yok.
Yalnız olduğun zaman gelmeye ve benimle konuşmaya çekinme.
Teyzem kırsalda yalnız bir evde yaşıyor.
Bu şehir sen olmadan soğuk ve yalnız.
Tek başına bir sırtlanın aslan karşısında şansı yok.
Arkadaş bulamazsa soğukta tek başına tehlikeli bir gece geçirecek.
Ben yalnızım.
Ben sıkılmış ve yalnızdım.
bu nedenle yalnız, parlak beyaz bir kurt gibi görünür.
aslında evrendeki en az yalnız yerdir.
Yalnız George, türünün son dev kaplumbağasıydı.
- Yalnız olan herkes diğer insanlardan korktuğu için yalnızdır.
- Yalnız olan her insan başkalarından korktuğu için yalnızdır.
Hâlâ yalnızım.
45 yaşını geçmiş Amerikalıların %35'i kronik olarak yalnız.
Yalnız bir erkek bile sürünün çağrısını takip eder.
bol bol düşünmek ve yeniden düşünmek zorundaydık. Yalnızlık içinde geçirdiğimiz o yıllara çok şey borçluyuz.
Tek başıma olmam yalnız olduğum anlamına gelmez.
Tom yakın ilişkilerden çekinen yalnız yaşayan biridir.