Translation of "Raubt" in Turkish

0.006 sec.

Examples of using "Raubt" in a sentence and their turkish translations:

Das Wasser fällt auf acht bis neun Grad Celsius. Die Kälte raubt einem den Atem.

Suyun sıcaklığı sekiz, dokuz dereceye kadar düşüyor. Soğuk, nefesini kesiyor.

Es gibt eine Einsamkeit, die man mag. Es gibt eine Einsamkeit, die man erträgt. Und es gibt eine Einsamkeit, die einem alle Sinne raubt. Alle diese Einsamkeiten zu akzeptieren, muss man lernen.

Öyle bir yalnızlık vardır ki seversin. Öyle bir yalnızlık vardır ki tahammül edersin Ve öyle bir yalnızlık vardır ki bütün duyularını sarar. Bütün bu yalnızlıkları kabullenmeyi öğrenmelisin.