Examples of using "Kranke" in a sentence and their turkish translations:
Hasta insanlar kötümser olma eğilimindedirler.
Hasta kız kardeşime baktım.
Hasta adam sürekli dikkat gerektiriyordu.
hastalar para konusunda endişelenmek zorunda değiller.
O, hasta annesine baktı.
Hasta teyze iç çekti.
Hasta annene bakmalısın.
Hasta kadın henüz hiçbir şey yiyemiyor.
Burası cezai ehliyeti olmayanlarla ilgili bir kurumdur.
İşte kötü diş, çekilmesi gerekiyor.
Mary ve kız kardeşi, hasta annelerine nöbetleşe baktılar.
O, genç olduğu için, hasta büyük annesine özveriyle hizmet etti.