Examples of using "Sorgen" in a sentence and their turkish translations:
Öksürmen beni endişelendiriyor.
Bu konuda endişe etmeyin.
Endişeliydik.
baktıracaksın."
Seni ne endişelendiriyor?
Ondan emin olacağım.
Onun endişesi yok.
Onun hiçbir kaygısı yok.
Hiç endişem yok.
Endişelenmeyi bırak.
Endişeliyim.
Herkes endişeli.
Biz onunla ilgileneceğiz.
Endişelenecek daha büyük şeylerimiz var.
Dünyada bir şeyi umursamıyorum.
Endişeliydin, değil mi?
Sen çok endişe ediyorsun.
Benim hakkımda endişeleniyor musun?
Merak etmeyin, tamam mı?
Onun hakkında endişelenme.
iyi bir tartışma ortamı yaratmaktan geçiyor.
Umursamalıyız,
Vergi kaçırmalarından endişeliyiz.
Bir sürü üzücü şey yaptım.
- Endişe etmeli miyiz?
- Endişelenmeli miyiz?
Endişeliydim.
Tom hemen üzüldü.
Tom endişeli değil.
Gerçekten endişeliyim.
Şimdi endişeliyim.
Endişeli miydin?
- Bunun için endişelenme.
- Bunu dert etmeyin.
Beni endişelendirmeye başlıyorsun.
Annem endişelidir.
Ben de endişeliyim.
- Bebeği dert etme.
- Bebek hakkında endişelenme.
Oh, o konuda endişelenmeyin.
- Senin hakkında çok endişelendim.
- Sizin için çok endişelendim.
Lütfen beni rahatsız etme.
Senin hakkında çok endişeliyim.
Sen endişelisin.
Senin için çok endişeliyiz.
O senin hakkında çok endişelidir.
O senin hakkında çok endişeli.
Sağlığınızdan endişe ediyor.
- Lütfen benim için endişelenmeyin.
- Lütfen benim hakkımda endişelenme.
Biz geleceğin hakkında endişe duyuyoruz.
Merak etmeyin!
Endişelenme. Dikkatli olacağım.
Sonuçlar hakkında endişelenmeyin.
Onun hakkında üzülmene gerek yok.
Ailen endişelenmiş olmalı.
Seni endişelendirmek istemiyorum.
Onun için endişeliydim
Mesela, sizin umurunuzda olmalı mı?
Ya dert biter mi hiç?
Senin hakkında endişeliyiz.
Oh, bu konuda endişelenmenize gerek yok.
Diğerleri hakkında endişe etmeyin.
Tom çok endişeleniyor.
Onu hakkında endişe ediyorum.
Senin için endişeleniyorum.
- Endişelenmemeye çalışın.
- Endişelenmemeye çalış.
Kesinlikle endişeliyim.
Endişelenme, mutlu ol!
Bu kadar endişelenme.
Hakkımızda endişe etmeyin.
Onun hakkında şimdi üzülme.
Endişelenme.
Tom hakkında endişeli misin?
Tom bir şey hakkında endişeli görünüyor.
Onun için endişeleniyorum.
Tom hakkında endişeliyim.
Gerçekten ne hakkında endişelisin?
Tom her şey hakkında endişeleniyor.
Şu anda seni endişelendiren bir şey var mı?
Beni endişelendirmeye başlıyordun.
Endişe etmemeliyim.
Endişeli değildim.
Durum beni çok endişelendiriyor.
Tom'u umursadım.
Aklında bir şey var, değil mi?
Tom benim hakkımda endişeli.
- Çok fazla endişeleniyorsun.
- Çok fazla endişeleniyorsunuz.
Sorunumuz olmamalı.
Onun hakkında endişelenme.
Ne hakkında bu kadar endişelisin?
Tom, Mary hakkında endişeli.
Annem her zaman endişelenir.
Fazla endişelenmemeye çalış.
Ben de endişelendim.
Tomun endişelenmesine gerek yoktu.