Examples of using "Hinfahren" in a sentence and their turkish translations:
Otobüsle gideceğim.
Yürümektense bisikletime binmeyi tercih ederim.
O, ona bir araba aldı, ama onun bir sürücü ehliyeti yoktu bu yüzden o onu hiçbir yere süremedi.
Benim yeni arabam her zaman herhangi bir yere gitmeme olanak sağlamaktadır.