Examples of using "Hausaufgabe" in a sentence and their turkish translations:
Ev ödevimde bana yardımcı ol.
- Benim ev ödevi neredeyse tam.
- Ev ödevim neredeyse hazır.
Lütfen ödevimde bana yardımcı ol.
Bu ödev benim için zordur.
Ödevimize çaba sarf ettik.
Sanırım ev ödevimle ilgili çalışmaya başlamak zorundayım.
Chris o zor ev ödevinden çok iyi bir not aldı.
Bölüm 14'ü okumanız gerekiyordu. O sizin hafta sonu boyunca ev ödevinizdi.
O bize protesto ettiğimiz böyle uzun bir görev verdi.
Ev ödevini yapmanı söylemek zorunda değilim.
- Beth'den onun tembel erkek arkadaşı tarafından onun tarih ödevini yapması istenildi.
- Beth'e tembel erkek arkadaşı tarafından onun tarih ödevini yapması rica edildi.
Tom ev ödevinde Mary'nin ona yardım etmesini istedi.