Translation of "Hüte" in Turkish

0.006 sec.

Examples of using "Hüte" in a sentence and their turkish translations:

Hüte deine Zunge!

- Sözlerine dikkat et.
- Ağzını topla.
- Lafına dikkat et.

Diese Hüte gefallen mir.

Ben bu şapkaları beğeniyorum.

Hüte deine Zunge, Tom!

Laflarına dikkat et Tom!

Ich hüte das Haus.

Birinin evine göz kulak oluyorum.

Männer trugen damals Hüte.

O zamanlar erkekler şapka takardı.

Wo sind die Hüte?

Şapkalar nerede?

- Warum trägst du so gerne Hüte?
- Warum tragen Sie so gerne Hüte?
- Warum tragt ihr so gerne Hüte?

Neden bu kadar şapka takmaktan hoşlanıyorsun?

Ich mag keinen der Hüte.

Şapkaların hiçbirinden hoşlanmıyorum.

Hüte dich vor dem Schein.

Görünüşe dikkat edin.

Diese Hüte haben die gleiche Größe.

Bu şapkalar aynı boyuttalar.

Sie warfen ihre Hüte in die Luft.

Onlar şapkalarını havaya fırlattı.

Sie begrüßten sich, indem sie ihre Hüte hoben.

Şapkalarını kaldırarak birbirlerini selamlıyorlardı.

In dem Laden gab es keine Hüte, die mir passten.

O mağazada bana uyan şapka yoktu.

- Schau ihm zu.
- Pass auf ihn auf.
- Hüte dich vor ihm.

Onu izle.

Vor zwei Stunden waren da zwei rote Hüte auf diesem Tisch.

İki saat önce bu masada iki tane kırmızı şapka vardı.

Du weißt ja gar nicht, wozu Maria fähig ist. Hüte dich vor ihr!

Mary'nin yapabileceği şey hakkında hiçbir fikrin yok.Ona dikkat et!