Examples of using "Furcht" in a sentence and their turkish translations:
Korku onu susturdu.
O, korku yüzünden ele geçirilmiştir.
Korku iyi bir motive edicidir.
- Gözleri, korkusunu açığa vurdu.
- Gözleri, korkusunu ele verdi.
Çocuk korkudan felç oldu.
Gözlerinde korku gördüm.
Gözlerinde korku gördüm.
Beni takip et ve korkma.
O ölümden korkuyor.
Korkunuz tarafından kontrol edilmeyin.
İnsanlar korkuyla ele geçirilebilir.
Ölçüsüz korku daima beceriksizce hareket ettirir.
Sonunda merakım korkumun üstesinden geldi.
Bebeği uyandırmaktan korktuğum için yavaşça yürüdüm.
Karanlık korkusunu yenemedi.
Korkmamız gereken tek şey, korkunun kendisidir.
O korku ve suçlama olmadan bir asalet şövalyesidir.
Rab korkusu bilgeliğin başlangıcıdır.
Köpeklerden korkarım.
Ben zenginlik ve korku içinde yaşamaktansa huzurlu yoksulluk içinde yaşamayı tercih ederim.
Sevilen birini incitme korkusundan daha kötü bir hapishane yoktur.
Seni korkutmak istemedim.
Ben köpeklerden korkarım.
Yüzlerce diş hekiminin katıldığı kongrede, AIDS endişesi önemli bir tartışma konusu oluşturdu.
O ölümden korkuyor.
Onlar yiyecek veya içecek olmadan ve bir tek evle karşılaşmadan, büyük bir ormanın içinde iki gün seyahat etmeye gittiler ve her gece onlar ormanda olan vahşi hayvanların korkusu ile ağaçlara tırmanmak zorunda kaldılar.