Translation of "Dasein" in Turkish

0.006 sec.

Examples of using "Dasein" in a sentence and their turkish translations:

Ich möchte für Tom dasein.

Tom için orada olmak istiyorum.

Ich möchte für dich dasein.

Senin için orada olmak istiyorum.

Ich werde immer für dich dasein.

- Senin için her zaman orada olacağım.
- Senin için hep orada olacağım.

Tom wird nicht rechtzeitig zur Sitzung dasein.

- Tom vaktinde toplantıda olamayacak.
- Tom toplantıya vaktinde yetişemeyecek.

Ich werde nicht immer für dich dasein.

Senin için her zaman orada olmayacağım.

Niemand weiß genau, wann wir dasein müssen.

Hiç kimse ne zaman orada olmamız gerektiğini tam olarak bilmiyor.

Ich denke nicht, dass ich rechtzeitig dasein werde.

Oraya zamanında ulaşacağımı sanmıyorum.

Wir müssen unser Dasein so weit, als es irgend geht, annehmen.

Varoluşumuzu olabildiğince kabul etmeliyiz.

Du kannst dich darauf verlassen, dass ich bis zehn Uhr dasein werde.

10:00'a kadar orada olmam konusunda bana güvenebilirsin.

Das Gotteskonzept ist eine Phantasie, geschaffen um unser Unwissen über unser eigenes Dasein zu überspielen.

Tanrı kavramı, varoluşumuz hakkındaki bilgisizliğimizi bastırmak için kurulmuş bir hayaldir.

- Ich werde immer für dich dasein.
- Ich werde immer für dich da sein.
- Ich werde immer für euch da sein.

- Senin için her zaman orada olacağım.
- Senin için hep orada olacağım.