Examples of using "Blätter“" in a sentence and their turkish translations:
Yapraklar dökülüyor.
Yapraklar düşüyor.
Yapraklar sonbaharda dökülür.
40 gün sonra ayrılır
Yapraklar sarı!
Yapraklar düştü.
Yapraklar neden yeşildir?
Bu iki yaprak benziyor.
Yapraklar sessizce yere düşüyordu.
Tom bütün yaprakları tırmıkla topladı.
Yapraklar sonbaharda kahverengi olur.
Neredeyse tüm yapraklar döküldü.
Ağaçlar yapraklarını çabucak kaybeder.
Ayrıca yaprakların ısı verme değeri çok düşük,
Yapraklar toprağa düştü.
Sadece yapraklar ve dallar var.
Yapraklar renk değiştirmeye başladı.
Yapraklar sana "Azota ihtiyacım var." der.
Yapraklar sonbaharda kırmızıya döner.
Ağacın tüm yaprakları sarardı.
Sonbaharda yaprakların rengi değişir.
Düzensiz ölü yapraklar havuzun üstünde yüzüyordu.
Yapraklar renk değiştirmeye başladı.
Yapraklar ekimde düşmeye başlar.
Yapraklar kızarmaya ve sararmaya başladı.
Soğuk hava yaprakları kızıllaştırdı.
Ağaçların yaprakları kızarmaya başladı.
Yaprak topladım. Sonbahar gelmiş.
Akciğerler hayvanlar için neyse yapraklar bitkiler için odur.
Ağaçların yaprakları sonbaharda kırmızılaşır.
Tom bahçede yaprakları tırmıkla topluyor.
Ağaçlardaki yapraklar kırmızıya döndü.
Bahçelerde ve parklarda yapraklar ağaçlardan düşer.
Yaprakların kenarındaki şu küçük şeyleri görüyor musunuz?
Sonbaharda yapraklar renk değiştirir ve düşer.
Yaprakların hışırdadığını duydum.
Bir tırmık al ve bahçedeki yaprakları tırmıkla.
Hanımefendisi olmayan bir şövalye yapraksız bir ağaç gibiydi.
Ölen yapraklarını döken bir ağaç gibi ol.
Jilet gibi keskin kenarları sizi testere gibi keser.
Eğer demliğe biraz daha çay yaprakları koyarsan, çayın tadı daha iyi olacaktır.
Sonbaharda yapraklar sararır.
Yapraklar iki veya üç hafta içinde kızaracak.
Birçok ağaçlar kış mevsiminde yapraklarını kaybederler.
Fikrini değiştir, ama prensiplerini değil. Bir ağaç yapraklarını değiştirebilir, ama köklerini asla.
Ya da çantama biraz yaprak ve dal doldurup keskin insan formu görüntüsünü kırarım.