Translation of "Begann" in Turkish

0.009 sec.

Examples of using "Begann" in a sentence and their turkish translations:

- Es begann zu nieseln.
- Es begann zu tröpfeln.

Yağmur çiselemeye başladı.

Alles begann 1946,

Başlangıcı 1946'ya dayanıyor,

begann einen Aufstand

isyan başlattı

Diese Feier begann

bu kutlanmaya başlandı

Meine Klasse begann Jahre

hababam sınıfı yılları başladı

begann an wissenschaftlichen Wettkämpfen

bilim yarışmaları hazırlamaya,

So begann dein Abenteuer.

işte serüven böyle başladı.

Es begann als Suchmaschine.

Bu işe arama motoru olarak başladı.

Diese verrückte Jagd begann.

Ve çılgın bir kovalamaca başladı.

Tom begann zu reden.

Tom konuşmaya başladı.

Tom begann zu beten.

Tom dua etmeye başladı.

Es begann zu schneien.

Kar yağmaya başladı.

Er begann zu frühstücken.

O, kahvaltısını yemeye başladı.

Seine Vorlesung begann pünktlich.

Onun dersi zamanında başladı.

Tom begann zu singen.

Tom şarkı söylemeye başladı.

Tom begann zu schreien.

Tom bağırmaya başladı.

Tom begann zu rennen.

Tom koşmaya başladı.

Tom begann zu husten.

Tom öksürmeye başladı.

Sie begann zu erröten.

O kızarmaya başladı.

Er begann zu weinen.

O ağlamaya başladı.

Tom begann zu keuchen.

Tom soluyarak konuşmaya başladı.

Tom begann zu klettern.

Tom tırmanmaya başladı.

Tom begann zu tanzen.

Tom dans etmeye başladı.

Tom begann zu verstehen.

Tom anlamaya başladı.

Er begann zu rennen.

O koşmaya başladı.

Layla begann zu schreien.

Layla bağırmaya başladı.

Sami begann Layla anzuschreien.

Sami, Leyla'ya bağırmaya başladı.

- Das Konzert begann mit einem Pianosolo.
- Das Konzert begann mit einem Klaviersolo.

Konser bir solo piyano ile başladı.

- Der Erste Weltkrieg begann im Jahre 1914.
- Der Erste Weltkrieg begann 1914.

1. Dünya Savaşı 1914 yılında başladı.

Also begann ich zu suchen.

Araştırmaya başladım.

Dann begann ein langes Warten.

Sonra uzun bir bekleyiş dönemi geldi.

Hier begann jetzt direkte Kritik

doğrudan doğruya eleştiri başladı artık burada

Offiziell begann gefeiert zu werden

resmi olarak kutlanmaya başlandı

Die Reise zum Mond begann

Aya yolculuk başladı

Alles begann in der Garage

Her şey garaj da başlamıştı

Es begann heftig zu regnen.

Yoğun yağış başlamıştı.

Das Baby begann zu krabbeln.

Bebek emeklemeye başladı.

Der Hund begann zu laufen.

Köpek koşmaya başladı.

Die Verfolgung des Einbrechers begann.

Hırsızın takibi başladı.

Er begann ein neues Leben.

O, yeni bir hayata başladı.

Sie begann allmählich zu verstehen.

Yavaş yavaş anlamaya başladı.

Mein Herz begann zu rasen.

- Kalbim yarış etmeye başladı.
- Kalbim hızla atmaya başladı.

Er begann hysterisch zu lachen.

O histerik bir biçimde gülmeye başladı.

Sie begann hysterisch zu lachen.

O histerik bir şekilde gülmeye başladı.

Das Baby begann zu weinen.

Bebek ağlamaya başladı.

Er begann sie zu verdächtigen.

Onun hakkında şüphelenmeye başladı.

Ich begann, mich zu übergeben.

Kusmaya başladım.

Tom begann, Französisch zu lernen.

Tom Fransızca öğrenmeye başladı.

Das ist, wo es begann.

Bu onun başladığı yer.

Plötzlich begann Tom zu weinen.

Aniden Tom ağlamaya başladı.

Der Junge begann zu kreischen.

Erkek çocuğu bağırmaya başladı.

Ich begann mit dem Buch.

Kitaba başladım.

Tom begann sich zu fürchten.

Tom korkmaya başladı.

Ihre Mutter begann zu schreien.

Annesi bağırmaya başladı.

Die Französische Revolution begann 1789.

Fransız Devrimi 1789 yılında başladı.

Tom begann müde zu werden.

Tom kendini yorgun hissetmeye başlıyordu.

Tom begann, seine Schuhe aufzubinden.

Tom ayakkabılarını çözmeye başladı.

Tom begann sich zu rechtfertigen.

Tom özür dilemeye başladı.

Die Wunde begann zu bluten.

Yara kanamaya başladı.

Er begann sich zu fürchten.

O korkmuş hissetmeye başladı.

- Mary fing an.
- Mary begann.

Mary başladı.

- Der Englischunterricht begann um 8:30 Uhr.
- Der Englischunterricht begann um halb neun.

İngilizce ders 8:30 da başladı.

Also begann ich eine neue Entwicklung,

Bense onun dünyasını daha da derinden görmeye,

Das Treffen begann um 10 Uhr.

Toplantı saat onda başladı.

Der Regen begann in Schnee überzugehen.

Yağmur kara dönüşmeye başladı.

Bald danach begann es zu regnen.

Kısa süre sonra yağmur yağmaya başladı.

Er begann, sein Auto zu waschen.

O, arabasını yıkamaya başladı.

Er begann, sich schlecht zu fühlen.

O kötü hissetmeye başladı.

Er begann seine Weltreise im Boot.

Gemi ile dünya etrafındaki yolculuğuna başladı.

Er begann die Sache zu untersuchen.

O, meseleyi araştırmaya başladı.

Der Frühgottesdienst begann mit einem Kirchenlied.

Sabah servisi bir ilahi ile başladı.

Mein Herz begann heftig zu klopfen.

Benim kalbim hızlı çarpmaya başladı.

Alleingelassen begann das Baby zu weinen.

Bebek yalnız bırakıldığı için ağlamaya başladı.

Toms linkes Auge begann zu zucken.

Tom'un sol gözü seğirmeye başladı.

Ganz plötzlich begann sie zu lachen.

Aniden, o gülmeye başladı.

Das Rad begann sich zu drehen.

Çark dönmeye başladı.

Tom begann vor Schmerz zu stöhnen.

Tom acı içinde inlemeye başladı.

Sie begann die Hoffnung zu verlieren.

Umudunu kaybetmeye başlıyordu.

Er begann, zu Mittag zu essen.

O öğle yemeği yemeğe başladı.

Plötzlich begann der Hund zu bellen.

Aniden, köpek havlamaya başladı.

Nachdem er kam, begann die Party.

O geldikten sonra parti başladı.

An dieser Stelle begann es alles.

Her şey bu yerde başladı.

Drei Jahre später begann der Krieg.

Savaş üç yıl sonra başladı.

Tom begann, sein Auto zu waschen.

- Tom arabasını yıkamaya başladı.
- Tom kendi arabasını yıkamaya başladı.

Die Generalversammlung begann um Punkt neun.

Genel kurul toplantısı tam dokuzda başladı.

- Zwischen den beiden begann die Liebe zu sprießen.
- Die Liebe begann zwischen ihnen beiden zu wachsen.

İkisi arasında aşk filizlenmeye başladı.

- Ich war der Erste, der zu sprechen begann.
- Ich war die Erste, die zu sprechen begann.

Ben konuşmaya başlayan ilk kişiydim.

- Plötzlich begann es zu regnen.
- Plötzlich fing es an zu regnen.
- Es begann plötzlich zu regnen.

Aniden yağmur yağmaya başladı.

- Es begann zu regnen und er wurde nass.
- Es begann zu regnen und sie wurde nass.

Yağmur yağmaya başladı ve o ıslandı.