Examples of using "Vantait" in a sentence and their turkish translations:
O, yetenekleri hakkında övündü.
Çünkü parasıyla böbürleniyordu
Mimar prestijli bir ödül almış olduğuyla övündü.
O, birincilik ödülünü kazanmakla övündü.
Dan ırkçı fikirlerini arkadaşlarına övdü.