Translation of "Urgente" in Turkish

Nous interrompons cette émission pour une communication urgente.

Bu programı acil bir mesaj için kesiyoruz.

Il est allé à Osaka pour une affaire urgente.

Acil bir iş için Osaka'ya gitti.

J'ai annulé mon rendez-vous à cause d'une affaire urgente.

Acil bir işten dolayı randevumu iptal ettim.

- J'ai quelque chose d'urgent.
- J'ai une affaire urgente à traiter.

Katılacak acil bir konum var.

Il faut que les gens nettoient l'environnement de manière urgente.

İnsanların çevreyi temizlemelerine acil bir ihtiyaç vardır.

Il faut de manière urgente que davantage de gens donnent leur temps et leur argent.

Daha fazla insanın zamanını ve parasını bağışlamasına acil bir ihtiyaç vardır.

Le ministre de l'éducation nationale a convoqué 81 directeurs provinciaux de l'éducation nationale pour une réunion urgente pour discuter de cette question

milli eğitim bakanı da bu konuyu konuşmak üzere 81 il milli eğitim müdürünü acil toplantıya çağırmış