Examples of using "Urbaine" in a sentence and their turkish translations:
Ben gerçekten şehir hayatını severim.
Şehir hayatı bana çok iyi uyuyor.
Meydan, kent yaşamının temelidir.
Şehrin içindeki bir vahada yaşamanın kısıtları vardır.
Amerika'nın kent nüfusu artıyor.
Parslarla ilgili tek bir olumlu şehir efsanesi aklıma gelmiyor.
bölgesi kentsel yok olma senaryosunda yalnız olmayacak. Aksine,
Çoğu gelişmekte olan ülkelerde kentsel nüfus çok hızlı artıyor.
Kentsel yenileme projesi şu anda iyi durumda.