Examples of using "Traîner" in a sentence and their turkish translations:
Burada takılmayı seviyorum.
Bizimle takılmak ister misin?
Ben sadece seninle takılmak istiyorum.
Takılmalıyız.
Orada takılmayı özledim.
Tom, takılmaktan gerçekten hoşlandığım bir kişidir.
Tom; Mary ve John'la takılırdı.
Biz burada oyalanamayız.
Tom takılmak için harika bir adam.
Şemsiyemi hep trende bırakıyorum.
Daha fazla takılmalıyız.
Erkekler genelde bütün eşyalarını yere atarlar.
Oyalanmayı bırak da sana ne dediysem onu yap.
Bugün evde kalmak daha iyi olurdu.
Tatil günlerimde filmlere gitmek, kafelerde dolaşmak ve yemek yapmak gibi şeyler yapıyorum.