Translation of "Récif" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "Récif" in a sentence and their turkish translations:

Elle les aide à franchir le récif

Yüksek gelgit, resifi aşmalarına yardımcı olur.

Le récif corallien est la principale attraction de la région.

Mercan kayalığı, bölgenin en önemli cazibesidir.

On voit tout à coup des homards qui sortent du récif.

Istakozların bir anda resiften fırladığını görüyorsunuz.

La marée emporte les œufs fertilisés loin des bouches affamées du récif, vers les eaux profondes.

Gelgit, döllenmiş yumurtaları resifteki aç karınlardan uzağa savuruyor. Onları derin sulara yolluyor.

Elle n'est apparente que la nuit tombée. Baigner le récif dans la lumière bleue révèle ce qu'il s'y passe.

Bu savunma ancak karanlık çökünce belli olur. Resife mavi ışık vurunca neler olduğu gözler önüne serilir.