Translation of "Sortent" in Turkish

0.005 sec.

Examples of using "Sortent" in a sentence and their turkish translations:

- Sortent-ils ?
- Sortent-elles ?

Onlar flört ediyorlar mı?

Les tempêtes solaires sortent

solar fırtınalar çıkıyor

Elles sortent la nuit pour se nourrir.

Genellikle gece vakti avlanıyorlar.

Et ne sortent brouter que la nuit.

Sadece geceleri otlamaya çıkarlar.

Je veux que ces gens sortent d'ici.

Bu insanları buradan çıkarmak istiyorum.

Sont-ils amis ou sortent-ils ensemble ?

Onlar arkadaşlar mı yoksa çıkıyorlar mı?

Nous en avons trouvé 72 qui sortent du lot.

Diğerlerinden üstün olan 72 hayvanı bulduk.

Ils ne sortent jamais le soir avec leurs enfants.

Akşamları çocuklarıyla asla dışarı çıkmazlar.

Les phoques annelés sortent profiter de la lumière du matin.

Halkalı foklar sabah güneşinde dinlenmek için kendilerini yüzeye atar.

Ce n'est pas une tradition islamique que les quarante sortent

Ölünün kırkının çıkması İslami bir gelenek değildir

On voit tout à coup des homards qui sortent du récif.

Istakozların bir anda resiften fırladığını görüyorsunuz.

- Les rêves sortent toujours différemment.
- Les rêves se réalisent toujours différemment.

Hayaller her zaman farklı olarak ortaya çıkıyor.

À cause du soleil brûlant, beaucoup d'animaux ne sortent que la nuit.

Kavurucu güneş, çoğu çöl hayvanının sadece gece dışarı çıkması anlamına gelir.

Les animaux qui se cachent pendant la chaleur du jour sortent souvent la nuit.

Günün sıcağından kaçıp sığınan hayvanların çoğu, geceleri dışarı çıkar.

Au coucher du soleil, les poissons dont se nourrissent les otaries sortent des profondeurs.

Güneş batıyor. Fokların avladığı balıklar derinlerden yukarı çıkıyor.

Nulle part les écuries et les billets pour les soins des chevaux ne sortent.

Hiçbir yerde ahır ve at bakım bileti çıkıyor.

La veille du festival, les gens sortent faire une promenade le long du fleuve.

Festival arefesinde insanlar nehrin yanında bir yürüyüş için dışarı çıkarlar.

« L'économie en partant du haut vers le bas, ça ne marche jamais, » a dit Obama. « Le pays ne réussit pas lorsque seulement ceux qui sont au sommet s'en sortent bien. Nous réussissons lorsque la classe moyenne s'élargit, lorsqu'elle se sent davantage en sécurité. »

Obama yukarıdan aşağıya ekonominin asla işe yaramadığını söyledi. Ülke sadece çok üstte olanlar iyi yaptıkları zaman ülke başarılı olmaz.Biz orta tabaka daha da büyüdüğü zaman, daha fazla güvenlik hissettiğinde başarılı oluruz.