Translation of "Pente" in Turkish

0.058 sec.

Examples of using "Pente" in a sentence and their turkish translations:

- Nous avons monté une forte pente.
- Nous avons escaladé une forte pente.

- Keskin yokuşu tırmandık.
- Keskin bir yamaca tırmandık.

Nous grimpâmes une pente raide.

Dik bir yamaca tırmandık.

Il fixa la pente raide.

O, dik yamaca bakakaldı.

Et s'écoule en suivant la pente.

ve aşağıya doğru aktı.

La pierre a dévalé la pente.

Kaya yamaçtan aşağıya yuvarlandı.

Alice glissa sur la longue pente.

Alice uzun yoldan kaydı.

Nous avons monté une forte pente.

- Keskin yokuşu tırmandık.
- Keskin bir yamaca tırmandık.

Il y a une pente. Soyez prudents.

Burada bir çukur var. Çok dikkat et.

Nous avons dévalé la pente à ski.

Yamaçtan aşağıya doğru kaydık.

Le pays est sur la mauvaise pente.

Ülke yanlış yolda ilerliyor.

- Le chemin faisait des zigzags le long de la pente raide.
- Le chemin zigzaguait le long de la pente raide.

Yol dik yamaca doğru zikzak çiziyordu.

Je peux utiliser cette pelle pour glisser le long de la pente.

Bu yüzeyden kayarak inmek için küreğimi kullanabilirim diye düşünüyorum.

Qu'en dites-vous ? On fait du rappel ou bien on descend la pente en glissant ?

Ne diyorsunuz? Halatla mı inelim, karlı taraftan aşağı mı kayalım?

Puis il dit que je ne devrais même pas voir au moins une pente sur la rondeur du monde

o zaman benim dünyanın yuvarlaklığına dair en azından bir eğim dahi görmem gerekmez mi diyor

- Tu es sur la bonne pente.
- Vous êtes sur la bonne piste.
- Tu es en bonne voie.
- Vous êtes sur la bonne voie.

Siz doğru yoldasınız.