Translation of "Options" in Turkish

- Reconsidère les options !
- Reconsidérez les options !

Seçenekler üzerine tekrar gidin.

- Celles-là sont tes options.
- Ce sont vos options.
- Ce sont tes options.

Onlar senin seçeneklerin.

J'ai deux options.

Pekâlâ, iki seçeneğimiz var.

J'étudie les options.

Seçenekleri araştırıyorum.

- Quelles options avons-nous ?
- De quelles options disposons-nous ?

Hangi seçeneklerimiz var?

- On a encore quelques options.
- Nous avons encore quelques options.

Hâlâ birkaç seçeneğimiz var.

Existe-il d'autres options ?

Başka seçenekler de var mı?

Nous avons trois options.

Üç seçeneğimiz var.

J'ai encore quelques options.

Hâlâ birkaç seçeneğim var.

Ces deux options sont risquées.

İki seçenek de riskli.

Les deux options sont risquées.

İki seçenek de riskli.

Toutes les options sont normales.

Tüm seçenekler normal.

Pouvons-nous revoir mes options ?

Seçeneklerimi tekrar gözden geçirebilir miyiz?

Quelles autres options ai-je ?

Başka hangi seçeneklerim var?

Il y a quelques options.

Bir çift seçenek var.

Nous n'avons pas d'autres options.

Başka seçeneklerimiz yok.

On a deux options pour continuer.

Tamam, burada yapılacaklar için iki seçeneğimiz var.

Nous avons maintenant deux options ici

bizim burda karşımıza şimdi iki tane seçenek çıkıyor

Il n'y a pas d'autres options.

Başka seçenekler yok.

Il n'y a que trois options.

Yalnızca üç seçenek var.

Y a-t-il d'autres options ?

Başka seçenekler var mı?

Y a-t-il de meilleures options ?

Herhangi daha iyi seçenekler var mı?

Tu as seulement trois options à sélectionner.

Seçmek için sadece üç seçeneğin var.

- Voilà les choix que vous avez.
- Voilà les choix que tu as.
- Voilà tes options.
- Voilà vos options.

Onlar senin tercihlerin.

Comme si la beauté n'avait pas d'autres options.

sanki iyi görünüm başka bir şekilde olmazmış gibi.

On a deux options pour faire signe à l'hélico.

Helikoptere işaret vermek için iki seçeneğimiz var.

L'éducation fournit des options, de l'adaptabilité, de la force.

Eğitim; seçenekler, uyum yeteneği, güç demek.

- Les options sont illimitées.
- Les choix sont sans limites.

Seçenekler sınırsız.

Nous gardons toutes les options ouvertes à ce stade.

Bu noktada tüm seçenekleri açık tutuyoruz.

Nous devrions attentivement peser les options avant de prendre une décision.

Bir karar vermeden önce seçenekleri titizlikle düşünüp taşınmalıyız.

Une fois que les pilules sont imprimées, nous pouvons ajouter des options.

İlacı bastığımızda, biraz eğlenceli ayrıntı ekleyebiliriz.

Et je savais que ces deux options m'aideraient à échapper à la situation,

ve her iki seçeneğin de beni bu durumdan kurtarabileceğini bilsem de

- Quelles sont les options de paiement disponibles ?
- Quels sont les moyens de paiement disponibles ?

Hangi ödeme seçenekleri mevcut?