Examples of using "Imperméable" in a sentence and their turkish translations:
Bu palto yağmur geçirmez.
Bir yağmurluk giysen iyi olur.
Yağmurluğunuzu giyiniz çünkü yağmur yağıyor.
Su geçirmez bir kıyafet giymeyi unutma.
Yağmurluğunuz olmasaydı, iliklerime kadar ıslanacaktım.
Yağmur yağma ihtimaline karşı ceketini al.
Hafif bir yağmurluk, yolculuk için idealdir.
Yağmurluğumdaki düğmelerden biri yırtıldı.
Bir yağmurluk giyiyordum bu yüzden çok ıslanmadım.
Çoğu onun tavsiyeye dirençli olduğuna ikna olmuş.
Anahtarları yağmurluğun cebinde ofisime bıraktığımdan oldukça eminim.