Examples of using "Grimpé" in a sentence and their turkish translations:
O, merdivene tırmandı.
Ben tepeye yürüdüm.
Sincap ağaca tırmandı.
Daha iyi görebilmek için daha yükseğe tırmandık.
Sınıftaki herkes tepeye tırmandı.
Kasırgadan dolayı ölenlerin sayısı 200'e kadar tırmandı.
Kedi ağaca tırmandı.
Sarp bir kayalığın tepesine tırmandılar.
Zorlanmadan ağaca tırmandı.
Son kez bir ağaca ne zaman tırmandığımı hatırlamıyorum.
Bana yardımcı olmak için bu ağaca tırmandığın için teşekkürler.
Bir ağaca hiç tırmanmadığına bahse girerim.