Examples of using "L'arbre" in a sentence and their turkish translations:
Ağaç düştü.
Ağaçtan in.
Ağaç yanıyor.
Onlar ağaçtan indiler.
Onlar ağacı kestiler.
Ağaç yeşil.
Ağaç hasta.
Ağaç nerede?
Ağacı budadım.
Ağaçtan in.
Sincap ağaca tırmandı.
İpi ağaca bağla.
- Ağacın arkasına saklandınız.
- Ağacın arkasına saklandın.
Ağaç büyümeyi durdurdu.
O, ağacın arkasına saklandı.
- Araba ağaca çarptı.
- Araba, ağaca tosladı.
Ağacın arkasına saklandım.
Tavşan ağacın arkasına saklandı.
Ağaç çok uzadı.
Noel ağacını süsleyelim.
O, ağaçtan indi.
Adam ağacın altında.
Ağaç yolu kapattı.
Kapıyı kırma.
Elma ağaçtan düştü.
Kedi ağaca tırmandı.
Kedim ağaçta sıkıştı.
Tavşan ağacın arkasına saklandı.
Ağacın arkasına saklandık.
Ağacın arkasına saklandılar.
O, ağacın altında uyuyordu.
ya da ağaçta kamp kuracağız.
Halatı çıkartıp ağaca bağlayalım.
Ağaçtan bir elma düştü.
Ağaç kendiliğinden devrildi.
O ağaçtan düştü.
O, ağaçtan düştü.
Tom ağaçtan indi.
- Bu ağaç sağlıklı.
- Ağaç sağlıklı.
Sandalyeler ağacın altında.
Ağacın arkasına saklandı.
Tom kendini ağacın arkasına sakladı.
Yamaç paraşütü bir ağaca indi.
Ağaçta bir kuş ötüyor.
Tom çabucak ağaca tırmandı.
Tom ağaçtan indi.
Zorlanmadan ağaca tırmandı.
Tom testeresi ile ağacı kesti.
Ağacın tüm yaprakları sarardı.
Tırmanacak ağaç kalmadı.
Ağaç rüzgardan devrildi.
Ağaç tayfunda devrildi.
Ben ağaçtan bir dal kestim.
Ağacın altında biraz dinlenelim.
Üç ağaç rüzgarda eğildi.
Ağacın yaprakları kızardı.
Kedi ağaçta mahsur kaldı.
Zevk için ağaç kesmiş.
Maymun ağaçtan düştü.
- Bıçağını ağaca batırdı.
- Bıçağını ağaca sapladı.
O, çaba harcamadan ağaca tırmandı.
O hızla ağaca tırmandı.
Bazı elmalar ağaçta çürüdü.
Kökler ağacı toprağa bağlarlar.
- Benim kedim ağaca tırmanmayı pek sever.
- Kedim ağaçlara tırmanmaya bayılır.
Ağaçtaki tüm yapraklar sarardı.
- Ağaçtaki yapraklar kırmızı renge dönüştü.
- Ağaçtaki yaprakların rengi kırmızıya döndü.
Şu ağaçta yetişen tüm mangolara bak.
Demek ağaçta kamp kurmamı istiyorsunuz?
- Ağaca tırmanan bazı maymunlar gördüm.
- Bazı maymunların ağaca tırmandığını gördüm.
Yaşlı bir adam ağacın altında dinleniyordu.
Uçurtma ağaçta sıkıştı.
Ağaca yıldırım düştü.
Ağaç üzerinde bol miktarda portakal vardır.
Kedi ağaca tırmandı.
Uçan sincap ağaçtan aşağıya uçarak geldi.
Tom, ağaçta bir kedinin miyavladığını duydu.
Dün Noel ağacını süsledik.
- Ağacın altında bir bank var.
- Ağacın altında bir sıra var.
Ağacı kesmesi için birine ödeme yaptık.
Tilki oyuk bir ağaçta saklandı.
Ağaçtan birkaç dal kesti.
- Ağacın arkasına saklandın, değil mi?
- Ağacın arkasına saklandınız, değil mi?
Çocuk ismini ağaca kazıdı.
Köylüler bahar bayramı direğinin etrafında dans ediyorlar.
Neredeyse ağaçtaki tüm yapraklar döküldü.
Ağaç her an düşmeye hazırdı.
Ağaçtaki tüm yapraklar sarardı.
Ağaçta hiç elma var mı?
Ağacı kim dikti?
Kanadalı ağacı bir baltayla kesip devirdi.
Ağacın yanında iki at var.