Translation of "Fuir" in Turkish

0.010 sec.

Examples of using "Fuir" in a sentence and their turkish translations:

Tom a dû fuir.

Tom koşmak zorundaydı.

- Vous ne m'avez pas fait fuir.
- Tu ne m'as pas fait fuir.

Sen beni korkutmadın.

Tu ne peux pas le fuir.

Bundan kaçamazsın.

- Je voulais fuir avec Tom.
- Je voulais m'enfuir avec Tom.
- J'ai voulu fuir avec Tom.

Tom'la kaçmak istedim.

On ne peut pas fuir le passé.

Geçmişten kaçamazsın.

On peut tout fuir, sauf sa conscience.

Vicdanımız dışında her şeyden kaçabiliriz.

- On ne peut fuir l'âge.
- Personne n'échappe au vieillissement.

Kimse yaşlanmaktan kaçamaz.

Sami s'apprêtait à fuir lorsque la police est arrivée.

Sami, polis geldiğinde kaçmaya hazırlanıyordu.

Les gens cherchent à fuir la chaleur de la ville.

İnsanlar şehrin sıcağından kaçış arıyorlar.

Tu ne fais que fuir les problèmes de la vie.

Sadece hayat sorunlarından kaçıyorsun.

Mais si on fait un grand feu, ça le fera fuir.

Ama büyük bir ateş yakarsak bunu caydırıcı olarak kullanabiliriz.

J'ai eu envie de la prendre et de les faire fuir.

Bir yanım onu tutup etrafındakileri kovalamak istedi.

Mais si on fait un grand feu, ça devrait les faire fuir.

Ama sanırım büyük bir ateş yakarsak onu caydrıcı olarak kullanabiliriz.

Armée espagnole à la bataille de Tudela, envoyant l'ennemi fuir dans deux directions.

bir İspanyol ordusunu bozguna uğratarak düşmanı iki yöne kaçmaya gönderdi.

Je ne peux pas faire fuir les oiseaux. Je ne suis pas un épouvantail.

Ben kuşları korkutup kaçıramam. Ben bir korkuluk değilim.

Dans la foulée, Ney a refusé plusieurs chances de fuir la France et a été arrêté pour trahison

. Sonrasında, Ney Fransa'dan kaçma şansını geri çevirdi ve geri yüklenen monarşi tarafından

A ce jour, l'armée ibérique a perdu toute cohésion et la masse des guerriers tribaux a commencé à fuir.

Artık İber ordusu tüm uyumunu kaybetmişti ve kabile savaşçıları yığınla kaçmaya başlamıştı.

Le gaz lacrymogène pousse les gens à fuir et à casser des vitres afin de se cacher et recevoir de l'aide.

göz yaşartıcı gaz insanların kaçmasına ve kırılmasına neden olur pencereleri gizlemek ve yardım almak için.

- Je ne sais pas si je devrais rester ou courir.
- Je ne sais pas si je devrais rester ou m'enfuir.
- Je ne sais pas si je devrais rester ou fuir.

Kalmam ya da koşmam gerekip gerekmediğini bilmiyorum.