Translation of "Flamme" in Turkish

0.005 sec.

Examples of using "Flamme" in a sentence and their turkish translations:

Abaisse la flamme.

Alevi kıs.

La flamme s'éteignit.

Alev söndü.

Et la flamme s'agite aussi.

Bakın, alev de ona göre hareketleniyor.

Le soufre brûle avec une flamme bleue.

Sülfür mavi bir alevle yanar.

Pourtant, c'est toujours la flamme que nous regardons.

Yine de her zaman aleve bakarız.

D'une petite étincelle surgit parfois une grande flamme.

Bazen küçük bir kıvılcım kocaman bir ateşe dönüşür.

Nous, les gens, protégeons la flamme de notre existence

Biz, insanlar olarak varlığımızın ateşini

La vie est une flamme que la mort étouffe.

Hayat ölümün söndürdüğü bir alevdir.

Est-ce que quelqu’un t’a déjà déclaré sa flamme ?

Daha önce kimse sana itiraf etti mi?

Et regardez, la flamme s'agite aussi. Il y a un courant d'air.

Bakın, ateş de ona göre hareketlendi. Kesinlikle bir hava akımı var.