Examples of using "Expression " in a sentence and their turkish translations:
Bu sadece bir deyim.
O eski moda bir ifade.
O benim favori ifadem.
Yüzü yeniden ciddi bir hâle büründü.
İfadeni anlamak istiyorum.
Bu ifade kullanışlı olabilir.
Ağlamak, acı belirtisidir.
Onun ifadesine bakılırsa o endişeli görünüyordu.
Galler'de, bir atasözümüz var.
ve çok rahatlatıcı oldukları için bu sözler dehşet verici.
Onun yüzü her zaman ifadesiz.
İki bilim adamı bilinmeyen bir Tibet ifadesinin anlamı üzerinde tartıştı.
Tom, yüzünde tatsız bir ifade, onların kapılardan acele ile girişini izledi.
Serbest konuşma özgürlüğün var ama iftira etme hakkın yok.
Bu ifade sadece konuşma dilinde kullanılmalı, resmi olarak asla.
Senin konuşma tarzını kullanmak için, onun seni sevip sevmediğini bilmiyorum; ama onun döneceğini biliyorum.
Bu sözcük grubunun anlamı nedir?
Birinin adını daha sonraki kuşaklarda yükseltmek ve böylece birinin ebeveynlerini övmek, bu anne babaya saygının en büyük ifadesidir.