Examples of using "Inquiète" in a sentence and their turkish translations:
Güvenliğin için endişeli.
Endişeli görünüyorsun.
O, ne hakkında endişeli.
Sizi rahatsız eden nedir?
bu yüzden durumun onu da kaygılandırdığı görmek zor değildi.
Hiç de endişelenmiyordum.
O, güvenliği için endişeli.
Son derece endişeliydim.
Onun hakkında huzursuzum.
Onun hakkında çok endişeli değilim.
Helen kızı hakkında çok endişeli.
Onun niçin çok endişeli olduğunu merak ediyorum.
Endişeliydim.
Onun ifadesine bakılırsa o endişeli görünüyordu.
Senin hakkında gerçekten endişeliydim.
O, tren için geç kalabileceğinden endişeliydi.
Okul karnesi hakkında endişeli görünüyordu.
Onun güvenliği için endişeliydim.
"Onu yapacağız. Ben eminim." "Ben sadece endişeliyim."
Ben de endişeliyim.
Çok endişeli değildim.
Neden endişelendin?
Oğlunun sağlığı hakkında endişeli.
Kocasının sağlığı için çok endişeliydi.
Bebek için endişeleniyorum.
Ben çocuklarım için endişeleniyorum.
Ben gerçekten endişeli değilim.
Mary hakkında çok endişeliydim.
O konuda gerçekten endişeli değilim.
Seni ne endişelendiriyor?
Üzgünsün, değil mi?
Her şeyden önce kızımın sağlığından çok endişeliyim.