Translation of "Encourager" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "Encourager" in a sentence and their turkish translations:

Assister et encourager l'ennemi est considéré comme de la trahison.

Düşmana yardım ve yataklık etmek, hainlik olarak kabul edilir.

Je ferai tout ce que je peux pour encourager Tom à ne pas quitter l'école.

Tom'u okulda kalmaya teşvik etmek için elimden geleni yapacağım.

Le 26 septembre est la Journée Européenne des Langues. Le Conseil de l'Europe veut attirer l'attention sur l'héritage plurilingue de l'Europe, promouvoir le multilinguisme de la société et encourager les citoyens à apprendre des langues. Tatoeba, en tant que moyen d'en apprendre et en tant que communauté active, soutient l'apprentissage et la valorisation des langues d'une manière très pratique.

Eylül ayının 26'sı Avrupa Diller Günü'dür. Avrupa Konseyi, Avrupa'nın çokdilli mirasına dikkat çekip, çokdilliliğin toplum içinde gelişimini teşvik ederek vatandaşları farklı dilleri öğrenmesi için yüreklendirmek istiyor. Tatoeba, kullanımı kolay bir öğrenme aracı olarak etkin bir katılımla bu dilleri öğrenme ve bundan zevk alma olanağı sağlıyor.