Examples of using "Dissuader" in a sentence and their turkish translations:
Ya da yırtıcıları kaçırmak için.
Her biri avcıları uzak tutmak için flaş çakıyor.
Onu projeye katılmaktan vazgeçirmeye çalıştım.
sınırımıza gelmesini engelleyeceğine inandırmaya çalışıyor.