Translation of "Dialogue" in Turkish

0.005 sec.

Examples of using "Dialogue" in a sentence and their turkish translations:

Cessez le dialogue intérieur négatif.

Olumsuz olan öz-konuşmayı bırakın.

Créant des liens grâce au dialogue --

diyalog yoluyla bağlantı kurarak -

Ensuite, il y a le dialogue intérieur.

Diğeriyse iç-konuşma.

Et, à la place, d'engager un dialogue

korumak adına,

Quand nous engageons un dialogue, nous inversons la vapeur.

Diyaloğa girdiğiniz zaman senaryo değişir.

Le dialogue diplomatique aida à mettre fin au conflit.

Diplomatik diyalog çatışmayı bitirmeye yardımcı oldu.

Le dialogue est la chose la plus complexe dans une démocratie

Sohbet, demokrasi konseptindeki en zorlu şey

La domination de l'anglais est en train de tuer le dialogue européen.

- İngilizcenin egemenliği Avrupa diyaloğunu öldürüyor.
- İngilizcenin hakimiyeti Avrupa diyaloğunu öldürüyor.

Cela ne présage rien de bon pour le reste de notre dialogue.

Bu diyaloğumuzun geri kalanında iyiye işaret değil

Que cela ne vaut même pas la peine d'engager le dialogue avec lui.

tartışmanın vaktinize değmeyeceğini söylemektir.

Octobre de l'année dernière. Il a choisi le Forum de dialogue politique libyen

. Birleşmiş Milletler himayesinde Cenevre'de düzenlenen

La religion est le dialogue constant de l'humanité avec Dieu. L'art est son monologue.

Din, insanlığın Tanrı ile olan iletişimini içeren diyaloğudur. Sanat onun monoloğudur.