Examples of using "Couru" in a sentence and their turkish translations:
Koştum.
Tom koştu.
Onlar koştular.
Sen neden koşmadın?
- Koşuyordum.
- Koştum.
Ben panikledim ve koştum.
Okula koştum.
Virüs gelince nasılda koşarak kaçtılar öyle
Shinjuku'ya kadar koştu.
Shinjuku'ya kadar koştu.
Sen koşarsın.
Eve koştum.
Niçin koşmadın?
Tom otoparka koştu.
Mike dün çok hızlı koştu.
O, kapıya doğru koştu.
Herkes dışarıya koştu.
Tom eve doğru koştu.
Sahayı koşarak geçtim.
Tom bir yarı maraton koştu.
O, ilk maratonunu koştu.
Yıldırım hızıyla koştum.
O, mümkün olabildiğince hızlı koştu.
Erkek kardeşine yetişmek için koştu.
Tom hayatını kurtarmak için koştu.
O, zamanında varmak için koştu.
Bu sabah istasyona kadar bütün yolu koştum.
O, korkmuş bir tavşan gibi koştu.
Tom elinden geldiği kadar hızlı koştu.
Fare yatağın altına kaçtı.
Ben Carl ile bir 100 metre yarışında koştu.
Tom koşabildiği kadar hızlı koştu.
Ben üst kata koştum.
Koşabildiğim kadar hızlı koştum.
Tom en hızlı koştuç
O dışarıya çıplak koştu.
Ona yetişmek için mümkün olduğu kadar hızlı koştum.
Ona yardım etmek için işimi kaybetme riskini göze alıyorum.
- Treni yakalayacak kadar hızlı koşmadı.
- Treni yakalamak için yeterince hızlı koşmadı.
O benim yetişebileceğimden çok hızlı koşuyordu.
O, otobüsü yakalamak için yeterince hızlı koşmadı.
Eve kadar bütün yolu koştum.
Tom hızlıca giyindi sonra dışarıya koştu.
Onu yakalamak için mümkün olduğu kadar hızlı koştum.
Asker koştu.
Yetişebilmek için koştum.
- Herkes dışarı kaçtı.
- Herkes dışarı koştu.
Biz yüz metre koştuk.
veya bunun gibi sahilde koşarak zaman geçirmişsinizdir
Tepeye kadar koştuktan sonra, ben tamamen nefes nefese kaldım.
Koşabildiğim kadar hızlı koştum ama treni kaçırdım.
Bütün yolu koştum, yoksa treni yakalayamazdım.
Tom treni yakalamak için koştu.
Dışarıya koştum.
O yarı çıplak dışarıya koştu.
Koşabildiği kadar hızlı koştu.
Elimden geldiği kadar hızlı koştum fakat otobüsü kaçırdım.
Elimden geldiğince hızlı koştum.
Oraya zamanında varmak için koştu.
Sonuçta istasyona koştum ve bir şekilde tam vaktinde oraya ulaştım.
Kardeşinden daha hızlı koştu.
Ben istasyona kadar bütün yolu koştum.
Herkesi uyarmak için önde koştum.
Okula koştu, zamanında vardı.
Zamanında varmak için koştum.
- Mümkün olduğunca hızlı koştum, ama son trene yetişemedim.
- Koşabildiğim kadar hızlı koştum, ama son trene zamanında yetişemedim.
Ben dışarıya koştum ve kapı benim arkamdan kendini kilitledi.
O, elinden geldiği kadar hızlı koştu.
O onun bağırdığını duydu, bu yüzden onun yatak odasına koştu.
Erkek kardeşinden daha hızlı koştu.
Tutsak edilmek üzere olduğumu düşündüğümde koşabildiğim kadar hızlı koştum.