Translation of "Assassiné" in Turkish

0.007 sec.

Examples of using "Assassiné" in a sentence and their turkish translations:

- Il fut trouvé mystérieusement assassiné.
- On le trouva mystérieusement assassiné.
- On l'a trouvé mystérieusement assassiné.

O gizemli bir şekilde öldürülmüş bulundu.

Elle l'a prétendument assassiné.

İddiaya göre onu o öldürdü.

Sami a été assassiné.

Sami öldürüldü.

Sami a été sauvagement assassiné.

Sami vahşice öldürüldü.

Il a été assassiné en 1963.

1963'te suikasta kurban gitti.

Tom a été assassiné par Marie.

Tom, Mary tarafından öldürüldü.

Tom a été assassiné la nuit dernière.

Tom dün gece öldürüldü.

Dan aurait été assassiné dans son lit.

Dan görünüşe göre yatağında öldürüldü.

Tom aurait été assassiné alors qu'il dormait.

Görünüşe göre, Tom uyurken öldürüldü.

Il est possible que l'homme a été assassiné.

Adamın öldürüldüğüne dair bir olasılık var.

Je n'ai jamais assassiné qui que ce soit.

Ben asla herhangi bir kimseyi öldürmedim.

Jules César, ce grand héros Romain, fut assassiné.

- Jül Sezar, bu büyük Roma kahramanı, öldürüldü.
- Jül Sezar, bu büyük Roma kahramanı suikaste uğradı.

J'ai lu dans le journal qu'il avait été assassiné.

Gazetede onun öldürüldüğünü okudum.

Il n'y a pas de doute qu'il a été assassiné.

Onun öldürüldüğünden şüphe yok.

Certaines personnes disent qu'il a été assassiné, d'autres disent qu'il s'est suicidé.

Bazı insanlar onun öldürüldüğünü söylüyor, diğerleri onun kendini öldürdüğünü söylüyor.

- Tom a-t-il été assassiné ?
- Tom a-t-il été tué ?

Tom öldürüldü mü?

- Avez-vous tué Tom ?
- As-tu tué Tom ?
- Avez-vous assassiné Tom ?

Tom'u öldürdün mü?

Martin Luther King a été assassiné en avril et Bobby Kennedy en juin.

Martin Luther King, Nisan ayında, Bobby Kennedy ise Haziran ayında öldürüldü.

Lyndon Johnson a succédé à la présidence après que John Kennedy fut assassiné.

Lyndon Johnson, John Kennedy öldürüldüğü zaman başkanlığı devraldı.

Je ne peux pas le prouver mais je suis certain qu'il a été assassiné.

Bunu kanıtlayamam ama öldürülmüş olduğundan eminim.

Le Président Lincoln fut assassiné d'une balle dans la tête, juste derrière l'oreille gauche.

Başkan Lincoln kulağının tam sol arkasından kafasına sıkılan bir kurşunla bir suikast sonucu öldürüldü.

Par culpabilité ou par désespoir, ou moins vraisemblablement, a été assassiné par des agents royalistes français.

suçluluk ya da çaresizlikten ya da daha az makul bir şekilde, Fransız kralcı ajanlar tarafından öldürüldüğüne inansa da .