Translation of "Tahdo" in Turkish

0.005 sec.

Examples of using "Tahdo" in a sentence and their turkish translations:

En tahdo uida.

Ben yüzmek istemiyorum.

En tahdo mennä kouluun.

Okula gitmek istemiyorum.

En tahdo vaarantaa sitä.

Onu riske atmayacağım.

Kukaan ei tahdo mennä maahani.

Hiç kimse benim ülkeme gitmek istemiyor.

Et tahdo tehdä mitään hätiköityä.

Düşüncesiz bir şey yapmak istemiyorsun.

En tahdo spagettia taas tänään.

Bu gece tekrar spagetti istemiyorum.

En tahdo enää käydä Bostonissa.

Artık Boston'u ziyaret etmek istemiyorum.

Tämä ei tahdo liikkua. Voi veljet.

Tanrım, bu yerinden oynamak istemiyor. Tanrım!

- En halua odottaa.
- En tahdo odottaa.

Beklemek istemiyorum.

Tom ei enää ikinä tahdo nähdä Maryä.

Tom Mary'yi tekrar görmeyi hiç istemiyor.

En tahdo Tomin tekevän samoja virheitä kuin minä.

- Tom'un benim yaptığım hatanın aynısını yapmasını istemem.
- Tom'un benim yaptığım aynı hataları yapmasını istemiyorum.

- En tahdo mennä kouluun.
- En halua mennä kouluun.

Ben okula gitmek istemiyorum.

- Etkö sinä tahdo lähteä juhliin?
- Etkö sinä halua mennä bileisiin?

Partiye gitmek istemiyor musun?

- Tomilla ei ole halua opiskella ranskaa.
- Tomilla ei ole haluja opiskella ranskaa.
- Tom ei tahdo opiskella ranskaa.

Tom'un Fransızca çalışma isteği yok.