Examples of using "Kuluttaa" in a sentence and their turkish translations:
...oselo işi ağırdan alıyor.
Babam hobisinde çok zaman harcıyor.
Markku televizyon seyrederek çok fazla zaman harcar.
Japonya silahlara çok para harcamamalıdır.
Bu politikacı zamanının çoğunu bağış toplayarak harcıyor.
- Tom'un harcayabileceğinden daha çok parası var.
- Tom'un harcayabileceğinden daha fazla parası var.
Bu kadar çok para harcamanız acayip.